Davacının ihaleye fesat karıştırıldığı iddiasıyla yaptığı şikayet icra mahkemesince kesin sonuca ulaştırıldıktan sonra, bu kararın tarafları bağlayacağı-
Alıcının, ihalede satın aldığı taşınmaz üzerinde, henüz adına tapuda tescil işlemi yapılmadan önce, temliki tasarruf niteliğinde bulunmayan işlemlerde bulunabileceği -
İntifa hakkı sahibinin, intifa hakkına konu şeyi kullanıp ondan yarar sağlamasına engel olana karşı, elatmanın önlenmesi davası açabileceği-
Taşınmazın şartname ve ilanda yazılı olduğunun aksine 2 odalı değil 3 odalı olduğunun ileri sürülmesi halinde, durumun yerinde keşif yapılarak saptanması gerektiği–
İhalenin bozulmasında kusuru bulunmayan alıcının yatırdığı «tellaliye ücreti»ni, ihalenin bozulması halinde geri alabileceği—
Müşterilere «ihaleye girmemeleri» konusunda rica ve telkinde bulunulmasının, ihalenin feshine neden olacağı—
Taşınmazı ihalede satın alan kişinin, ihalede satın aldığı taşınmaz- da kiracı olarak bulunan (ancak, önceki malike kira parasını vermiş olan) kişiden, ihale tarihinden sonra işleyecek kiraları isteyemeyeceği, bunlar için önceki malike karşı talepte bulunabileceği -
«İhale tarihinde, borçlunun iflasına karar verilmiş olduğu»nun ileri sürülerek ihalenin feshinin istenmesi halinde, iflas kararının kesinleşmesi beklenerek, bundan sonra ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği—
Satış şartnamesine konulan bazı kayıtların düzeltilmesine (değiştirilmesine) ilişkin kararların temyiz edilemeyeceği—
Cebri icra sonunda taşınmaz kendisine ihale edilen ve adına tescil edilen alıcının, daha sonra -kendisinin fesat karıştırdığı kanıtlanmadan- ihalenin bozulması halinde, taşınmazdan elde ettiği semereleri geri vermekle yükümlü olmadığı, kendisinin tapulu taşınmazı haricen (geçersiz) bir satışla satın alan kişi durumunda sayılması gerekeceği-