Mahkemenin, hakim tarafından verilmiş; usulüne uygun bir kararı ve tebligatı bulunmadığından; eksik içerikli ve hakim imzasından yoksun bildirimin hukuken geçerli kabul edilmesi mümkün olmadığı gibi; usule aykırı ve geçersiz bu belgelerin hak kaybına yol açacak şekilde sonuç doğurmasının da kabul edilemeyeceği-
“Kısa karar” ile “gerekçeli karar” arasında çelişki bulunmasının, bozma nedeni sayılacağı-
Açık bir onama hükmü bulunmasa dahi, taleplerden biri veya daha fazlası hakkındaki yerel mahkeme kararına ilişkin temyiz itirazları Yargıtayca reddedilmiş ve böylece kararın o bölümünün bozma kapsamı dışında bırakılmış olması halinde, reddedilen temyiz itirazlarının ilgili bulunduğu karar bölümünün onanmış sayılacağı–
İcra mahkemesince "takibin iptaline" karar verilmesi halinde, bu kararın kesinleşmesi beklenmeden icra müdürlüğünce, konulmuş olan hacizlerin de kaldırılması gerekeceği-
Haczedilen taşınmazlar hakkında borçlu taraf olan belediyeden “bunların fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığının sorulması”nın yeterli olmayıp yerinde keşif yapılarak taşınmazların fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığının etraflıca araştırılması gerekeceği–
Şikayetten ve temyiz isteminden feragat edilen durumlarda öncelikle şikayetten feragat hakkında mahkemesince bir karar verilmek üzere hükmün yargıtayca bozulması gerekeceği–
Yargıtay'ın ilgili Dairesi tarafından temyiz edilen kararın bozulması halinde mahkemece, temyiz edenden HUMK. 434 uyarınca alınmış olan peşin gider kullanılmak suretiyle, kendiliğinden taraflar duruşmaya davet edilerek, bozmaya uyulup uyulmayacağı konusunda bir karar verilmesi gerekeceği, böyle yapılmadan, tarafların yokluğunda "davanın açılmamış sayılmasına" karar verilemeyeceği–