Davanın yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu, Türk Medeni Kanunu’nun 1027.maddesinde, “ İlgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memuru tapu sicilindeki yanlışlığı ancak mahkeme kararı ile düzeltebilir” hükmünün yer aldığı, bu hüküm karşısında, mülkiyetin aynına ilişkin eldeki uyuşmazlığın çözüm yerinin adli yargı merciileri olduğu, öyle ise davacının öncelikle idari işlemin tashihi için idareye müracaat etme zorunluluğu bulunduğundan söz edilemeyeceği-
İlgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memuru, tapu sicilindeki yanlışlığı ancak mahkeme kararıyla düzeltebileceği (TMK. mad. 1027/1)- Davada, işlemin dayanağı ilam olduğundan işin esasına girilmesi, taraf delillerinin eksiksiz toplanıp soruşturmanın tamamlanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Vakıf türünün belirlenmesi ve belirlenen vakıf türüne göre çekişmeli taşınmazda vakfın bir hakkının kalıp kalmadığının, taviz bedeli ödenip ödenmeyeceğinin vakıf şerhinin doğrudan kaldırılması gerekip gerekmediğinin hiçbir kuşkuya yer bırakmadan saptanması gerektiği- Vakıf şerhinin terkini istemine ilişkin davalarda harç ve avukatlık ücretinin maktu tayin ve takdiri gerektiği- TMK'nın 1027. maddesinin uygulama yeri olup olmadığı ve yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Kayıt düzeltilmesi davalarının, kaynağını 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 1027'nci maddesinden aldığı, bu madde hükmüne göre ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memurunun, Tapu Sicili Tüzüğü kuralları uyarınca re'sen düzeltilmesi mümkün olan basit yazı yanlışlıkları (adi yazım hataları) dışında, mahkeme kararı olmadıkça, hiçbir düzeltmede bulunamayacağı, Tapu Sicili Tüzüğü’nün 74'üncü maddesi ile ana ve yardımcı siciller üzerindeki düzeltmelerin ne şekilde yapılacağının belirtildiği, Tapu Sicili Tüzüğü'nün 75'inci maddesinin birinci fıkrasında kadastro çalışmalarından kaynaklanan malikin veya hak sahibinin adı, soyadı ve baba adına ilişkin tapu kütüğündeki hataların düzeltilmesine ilişkin yöntemlerin belirlendiği, burada tapu kaydında düzeltim davalarının ad, soyad, baba adı, cinsiyet, doğum tarihleri gibi kimlik bilgilerinin tapu siciline eksik ya da hatalı işlenmesinden doğan basit yazım hatalarından kaynaklanan bir dava olduğunun asla gözden kaçırılmaması gerekeceği, tapu müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılması, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması gerekeceği-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı, tapuların iptali ile taşınmazların terekeye iadesine, mümkün olmadığı takdirde tenkis hükümlerine göre işlem yapılması isteği-
1. HD. 12.09.2018 T. E: 2015/14923, K: 12214-
Gerekli araştırma ve inceleme yapılmak suretiyle tapuda tescil edilmiş kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfusa kayıtlı olup olmadıklarının nüfus müdürlüğünden sorulması, keşif yapılarak taşınmazın kimin kullanımında olduğunun tespit edilmesi, çoğun içinde az da vardır ilkesi gereğince davacıların talebi hakkında tespit hükmü verilebileceği gözetilmek suretiyle, varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
Davanın, tapu kaydı düzeltilerek eski haline iadesi ve bağımsız bölümlerin beyanlar hanesine işlenen ve davacının payının zemine yönelik olduğuna ilişkin şerhin terkini istemine ilişkin olduğu, davacının mülkiyete ilişkin bir hakka dayanmak sureti ile açtığı bu tür davaların çözüm yerinin adli yargı merciileri olduğu-
Mahkemece reddine karar verilen tapu kaydında düzeltim isteğine ilişkin davada kendisini vekille temsil ettiren davalı Tapu Müdürlüğü lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, davanın niteliğinden söz edilerek vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmesinin doğru olmadığı-
1. HD. 21.06.2018 T. E: 2015/12307, K: 11337-