Taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların re'sen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesinin doğru olmadığı- Dava konusu taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde muhtesat şerhinin bulunduğu, şerhe ilişkin kroki getirtilip tapusu iptal edilen kısımda kalan yapının şerhte hangi harfle gösterilen yapı olduğu tespit edilmeden ve tapusu iptal edilen kısımda kalan yapı şerhte “E” ile gösterilen yapı ise bu yapının ait olduğu belirtilen şahıs dosyada taraf olmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmasının doğru olmadığı- Yargılama sırasında vefat ettiği anlaşılan davacınınn mirasçıları davaya devam ettiği hâlde, mirasçılar yerine ölü .......’in gerekçeli karar başlığında davacı olarak gösterilmesinin doğru olmadığı-

Taraflar arasındaki asıl ve birleştirilen davaların yapılan yargılaması sonunda; davaların kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki ...