Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olmasının aranmadığı, davada objektif her normal insanın duyarlılığına göre elatmaya katlanıp katlanamayacağı araştırılmalı; sonuçta katlanılabilir, hoşgörü sınırlarını aşan bir zarar veya elatmanın varlığı tespit edildiği takdirde mülkiyet hakkının taşkın olarak kullanıldığı sonucuna varılması gerektiği ve taşkın kullanma belirlendiği takdirde elatmanın tamamen ortadan kaldırılması veya tahammül sınırları içerisine çekilebilmesi için ne gibi önlemlerin alınması gerektiği bilirkişiler aracılığı ile tespit edilerek, tarafların yarar ve çıkar dengeleri gözetilerek bunların en uygununa karar verilmesi gerektiği- Davacının, kendi taşınmazı üzerine ruhsatsız olarak yapılan yapının taşınmazına zarar verdiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve kal istemiyle açmış olduğu davada, davalı tarafın kendi taşınmazı içinde yaptığı eklenti bina ve tuvaletten davacının zararının olup olmadığı, olmuş ise ne olduğu hususu araştırmadan salt eklentinin ruhsatsız ve imara aykırı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu-

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.09.2011 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.01.2013 günlü hükmün Yargıtay ...