Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki sözleşmenin 3/b-son maddesi uyarınca davacının devrin ikmali bakımından, ödemeler tamamlandığında noterden bir istifa iradesinde bulunacağı, başkaca bir edim yükümlenmediği, taraflar arasındaki sözleşmenin anılan hükmünün son cümlesinin davacı lehine bir sorumsuzluk anlaşması niteliği taşıdığı, davalı gerçek kişinin sözleşmeyle yüklendiği devir bedelinin cüz'i bir kısmını ödedikten sonra bakiye bedeli ödemediği, davalının dava tarihine değin geçen süreç bakımından, sözleşme ile kararlaştırılan ifa sıralaması bakımından davacıdan kendi ediminin ifasını (noterden istifa beyanı) isteyemeyeceği, ortaklardan birinin tek taraflı fesih beyanı ile ortaklığın kendiliğinden sona ermeyeceği, davacının fesih ihtarnamesine verdiği cevap ile feshe karşı çıktığı, ortaklardan birinin açmış olduğu adi ortaklığın feshine dair bir dava bulunmadığı, bu durumda dava dışı şirketin yönetim kurulu başkanı ve hakim ortağı olan davalının, pay devri ve temlik sözleşmesinden kaynaklı borcunu ortadan kaldırmak adına sözleşmeyi tek taraflı feshetmek suretiyle, iyi niyet kurallarına aykırı olarak oluşturduğu fiili durumun hukuk düzeni tarafından korunamayacağı-

Taraflar arasındaki davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne verilmiştir. Kararın asıl ve birleşen davanın davalısı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizce yapıla ...