Mal rejiminin tasfiyesi hakkında nihai karar verilmesiyle başlayan tasfiye süreci, alacak miktarının tahsil edilmesiyle tamamlandığı ve borçlu eşin malvarlığının ya da terekesinin tasfiye borcunu karşılamaya yetip yetmediği ancak bu sürecin ilerleyen aşamalarında belli olacağı, bu yüzden üçüncü kişinin daha tasfiyenin başlangıcında (mahkeme kararıyla) borçtan sorumlu tutulmasının doğru olmayacağından, somut olayda mahkemenin hükmettiği katılma alacağının davalı ile birlikte ihbar olunandan da müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş olmasının hatalı olduğu-

B.. O.. ile B.. K.. ve ihbar olunan K.. K.. aralarındaki katılma alacağı davasının kabulüne dair Ankara 5. Aile Mahkemesinden verilen 19.11.2014 gün ve ... sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili ile ihbar olun ...