Tasarrufun iptali davasında, davacının 150.451,00 TL alacağı için takibe geçtiği, borçlu adına kayıtlı, taşınmazda davacı alacağı 7. sırada olup öncesinde yaklaşık 150.000,00 TL haciz olduğu, bir diğer parselde ise davacı alacaklının haczinin 2. sırada yer aldığı ve birinci sırada kamu alacağı yer aldığı, borçlunun ayrıca AŞ yönetim kurulu başkanı ve ortağı olup şirket faaliyetine devam ettiği, bu şirket adına da taşınmazların bulunduğu, alacaklı tarafından borçlunun bu şirketteki hissesi üzerinden bir takibin olmadığı anlaşıldığından borçlunun belirtilen taşınmazları üzerinde alacaklıdan önceki hacze ilişkin borçların miktarı ve taşınmazların kıymet takdirlerine göre değerleri belirlenerek anılan anonim şirket hisse değerlerinin de tespiti yapılarak borçlunun aciz halinin var olup olmadığı net olarak ortaya konulduktan sonra varlığı halinde, davalı- borçlu ile davalı üçüncü kişi arasındaki mevcut ticari ilişki, hukuki ve fiili bağ nedeniyle davalı üçüncü kişinin borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olması nedeniyle, dava konusu tasarrufun İİK. mad. 280 uyarınca iptali gerektiği-

Taraflar arasındaki ilk derece mahkemesinde görülen tasarrufun iptali davasında verilen davanın reddine ilişkin hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; esas yönünden istinaf isteminin kabulüne ilişkin k ...