Alacaklı kiraya verenin, borçlunun itirazı üzerine icra mahkemesinden "tahliye" istemeden, yalnız "itirazın kaldırılmasını" isteyebileceği, icra mahkemesinin itirazın kaldırılmasına ilişkin kararının kesinleşmesinden itibaren icra mahkemesinden borçlu kiracı hakkında tahliye davası açabileceği, bunu engelleyen bir yasa hükmünün bulunmadığı, ancak bu gibi hallerde tahliye davasının hangi tarihten başlayarak ne kadar sürede açılması gerektiği hususunun önem kazandığı, şayet itirazın kaldırılması davası devam etmekte ise tahliye davasının yargılama devam ettiği sürece her zaman açılabileceği, eğer itirazın kaldırılması kararı kesinleşmiş ise bu takdirde tahliye davasının itirazın kaldırılması kararının kesinleşmesinden itibaren altı ay içinde açılması gerekeceği, zira İİK.nun 269/a maddesinde "takibin kesinleşmesi halinde tahliye davasının ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde açılması gerektiği"nin öngörüldüğü, Yasa koyucunun amacının 269/a maddesinde olduğu gibi tahliye davası için süre bakımından bir sınırlama getirmek olduğuna göre bu maddenin de öngörülen sürenin itirazın kaldırılması kararının kesinleşmesini müteakip açılacak tahliye davalarında da uygulanması gerekeceği-

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı alacaklı 2 ...