İİK. 45’e dayalı olarak «ipoteğe rağmen genel haciz yoluyla yapılan takibin iptali» istemiyle yapılan şikayet hakkınca, icra mahkemesince taraflar duruşmaya gelmemiş dahi olsalar karar verilmesi gerekeceği, «dosyanın işlemden kaldırılmasına» karar verilemeyeceği–
Humk`nun 409. Maddesinin 2. Fıkrası hükmünün, Yargıtay’dan karar bozularak geri gönderilen davalara da uygulanacağı-
Mahkemece yapılacak iş, davacıların tümüne usulüne uygun tebligat yapılıp duruşmaya devam edilerek, bozma ilamına uyulup uyulmaması yönünde bir karar verilmesi ve yargılamaya devam edilmesi gerekirken, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Duruşmayı bildirir tebligatın, istifa eden davacı vekili tarafından yetkilendirilen avukata yapıldığı, duruşmada ise davacılar ve vekilinin mazeret bildirmeksizin duruşma salonunda hazır olmadıkları gerekçesiyle HMK'nın 150/1. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, yetki belgesine dayanak vekalet ilişkisinde vekil tayin edilmiş olan avukatın istifa etmesinin ilgili vekaletnameye dayanılarak verilen yetki belgesini de menfi yönde etkileyeceği, dosyaya vekaletname sunulmak suretiyle davacı tarafın yargılamada yeni bir vekille temsil edildiği de gözetilerek istifa etmiş vekilin yetkilendirdiği avukata yapılan tebligatın usulsüz olduğu-
Hak arama özgürlüğü kapsamında savunma, usulüne uygun şekilde bilgilendirilme ve açıklama yapma hakkı ihlal edilerek gösterilen deliller toplanmaksızın ve varsa tanıklar dinlenmeksizin ya da dinlenmesine gerek görülmemesi halinde gerekçesi de belirtilmeksizin karar verilmesinin yanlış olduğu ve hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği-
Temerrüt sebebiyle tahliye davasının alacağa bağlı olarak açılan bir dava olduğu- Satımdan sonra alacak yeni malike temlik edilmediğinden yeni malik yönünden, Davanın açılmasından sonra kiralananın satılmasıyla kiraya veren sıfatı kalmadığından önceki malik yönünden tahliye isteminin reddi gerektiği-
İlk takipte ödeme emri tebliğ edilememiş ise de yeniden ödeme emri tebliği istenilip takibe devam olunması olanaklı olup, bu durumda birinci takipten açıkça feragat edilmeden yapılan ikinci takibin mükerrer olacağı-
Bir konfedarasyonu temsilen senet imzalayan kişinin, temsil ettiği konfederasyonun tüzel kişiliğinin bulunmadığının anlaşılması halinde, senet bedelinden şahsen sorumlu olacağı–
Mahkemece, verilen süre içinde eksik harç tamamlandığı nazara alınarak davanın esasının incelenmesi yerine, sehven verilen süre içinde tamamlanmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece davacı/şikayetçiye Harçlar Kanununun 30. maddesine uygun şekilde "...Şikayetçiye ihale bedeli üzerinden alınan bakiye 167.179,60 TL. peşin nispi harcı yatırması için gelecek celseye kadar kesin süre verilmesine, aksi taktirde davanın işlemden kaldırılacağının ihtarına ( ihtar edildi) " şeklinde oluşturulacak ara kararı ile süre verilmesi ve akabinde Harçlar Kanunu' nun 30. maddesindeki düzenlemeye uygun olarak karar verilmesi gerekirken nispi harç yatırılmamasını HMK. nın 114. maddesinde düzenlenen dava şartı olarak niteleyerek sonuca gidilmesinin doğru olmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.