Ortaklığın giderilmesi isteği-
Teknik veya ekonomik bir gereklilik olmadan, başkasının yarattığı prestij ve emekten yararlanmak suretiyle tecavüze uğrayanın modüllerine eklenebilmek için aynı ölçülerde yapı taşları-modüller imal ederek bunları piyasaya sürmenin haksız rekabet teşkil edeceği-
ZMSS poliçesi ile teminat altına alınan araçların karıştığı trafik kazası sonucunda davacıların eşi ve babası olan M.İ'nin ölmesi nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin davada; davacılar vekili tarafından dava dilekçesi ve bedel artırım dilekçesinde her bir davacı için ayrı ayrı tazminat talep edildiği, ancak Uyuşmazlık Hakem Heyetince her bir davacı yönünden ayrı ayrı hükmedilen miktarlar gösterilmeksizin toplam şekilde davacılar yararına tazminata hükmedilmesinin isabetli olmadığı-
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini istemi-
3. HD. 26.10.2016 T. E: 2618, K: 12164-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkin davada, taşınmazın maliklerine husumet tevcih edilmesi, taraf teşkilinin sağlanması, ondan sonra işin esasının incelenmesi gerekip yıkımına karar verilen merdiven alanı bakımından fen bilirkişi raporuna atıfta bulunulmaması, yıkılacak kısım ve miktarının hüküm yerinde açıklanmamış olmasının da infazda tereddüde yol açacağı-
Mahkemece verilen hükmün ilk bendinde, hükme esas alındığı anlaşılan bilirkişi raporu içeriği ve hangi hususlarının infaza konu olacağı tereddüde mahal vermeyecek açıklıkta belirtilmeksizin sadece; "Davacının davasının kabulüne" şeklinde hüküm kurulduğu görüldüğünden, mahkemece, HMK’nun 297. maddesine uygun olarak, her türlü tereddütten uzak, taraflara yüklenen borç ve tanınan haklar belirtilmek suretiyle açık ve net bir şekilde hüküm kurulması gerekirken, infazda tereddüte yol açacak şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Tapu iptali ve tescil davasında, iptal edilen yerlerin miktarı hükümde m2 olarak yazıldığından ve hükme esas alınan kıyı kenar çizgisi kroki üzerinde işaretlenmediğinden kıyı kenar çizgisinin tespit edilmesi gerekeceği-
Mazerete ilişkin belgenin sunulmasına fırsat verilmeden müvekkilinin yeminden kaçındığının kabul edilerek karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu-
Bölge Adliye Mahkemesi'nce, hüküm fıkrasında taraflar arasındaki sözleşmenin ekinde yer alan listelerdeki ariyetlere atıf yapılarak kabul kararı verilmişse de, davacı tarafça anılan listelerin sözleşme ekinde olmadığı, ancak teslim edilen ariyetlerin fatura ve teslim tesellüm listelerinin bulunduğundan bahisle itiraz edildiği, bu durumda mahkemece aynen iadesi kabul edilen ariyetlerin tek tek sıralanarak infazda tereddüt yaratmayacak biçimde hükme alınması gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.