Mahkemece, takipte talep edilebilecek işlemiş faiz miktarı ve işleyecek faiz oranı hakkında, takibe dayanak yapılan kredi sözleşmesi, ipotek akit tablosu ve hesap kat ihtarı da dikkate alınarak, Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılıp rapor alındıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, bu husus hakkında bir değerlendirme yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi ve istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımı süresinin dolduğundan bahisle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi istemine ilişkin uyuşmazlıkta kesinlik sınırının takip talebindeki alacak miktarına göre değil, şikayet tarihindeki dosya hesabına göre belirleneceği-
Mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı tarafından zamanaşımını kesen işlemlerin yapıldığı ve üç yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmesinin gerekeceği-
İİK. mad. 165 uyarınca, iflas davalarında karar verildikten sonra davadan feragat edilmesi mümkün değil ise de, taraflarca iflas kararına esas borcun davalı tarafından karar tarihinden önce ödendiği beyan edildiğinden, bu beyanlar üzerinde durularak, ödemeye ilişkin belge ve delillerin değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, borçlunun zamanaşımına yönelik şikayeti kabul edildiğine göre; İİK.'nun 71.maddesi yollamasıyla aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken; takibin durdurulması yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması yoluna gidildiği-
Menfi tespit davasının zamanaşımını keseceği ve kararın kesinleşme tarihine kadar zamanaşımının işlemeyeceği-
İcra müdürlüğünün kapatılması üzerine dosyanın devredildiği yer icra müdürlüğü dosyasının icra mahkemesince incelendiği anlaşıldığından, mahkeme kararının yerinde olduğu-
Zamanaşımına uğramış kambiyo senedine dayalı olarak TTK. mad. 732 uyarınca, "sebepsiz zenginleşme" nedeniyle keşideci aleyhine; temel ilişkiye dayalı olarak ise ciranta aleyhine alacak davası açabileceği- Çek, davalı tarafından davacıya ciro edilmediğine ve davalı ile aralarında temel ilişki bulunduğu da davacı tarafından iddia ve ispat edilmediğine göre, dava konusu çeke dayalı olarak ciranta sıfatı taşıyan davalı aleyhine açılan "zamanaşımına uğramış kambiyo senedine dayalı alacak istemi"ne ilişkin davanın reddi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.