Taraflar arasındaki sözleşmede 5 yıllık rekabet yasağı süresi öngörülmediği, coğrafi alana yönelik kısıtlama ise yapılmadığı, bu durumda, mahkemece taraflar arasındaki 06.07.2010 tarihli sözleşmenin değerlendirilip, tartışılarak bir sonuca gidilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı, kararın bozulması gerektiği-
Davalı tarafından sunulan, davacının imzasını havi ve davacı tarafından imza inkarında bulunulmayan, hile, tehdit ve ikrah yoluyla imzalatıldığı davacı tarafından ispat edilemeyen, fazla çalışma ücreti, genel tatil ücreti ve hafta tatili ücreti alacakları açısından davalı savunması ile çelişmeyen, iş sözleşmesinin feshinden sonra imzalanan ve tüm bu nedenlerle geçerli olan ibra sözleşmesi (ibraname) gereği, fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili ücreti taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği- Davacı vekiline ıslah dilekçesini açıklaması, hangi alacağı ne miktarda arttırdığını açık bir şekilde belirtmesi için süre verip sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Bilirkişi kurulu raporunda davalı yüklenicinin hakettiği iş bedeli toplam 9.975,00 TL saptanmış olup, davacı tarafından ispatlanan ödemeler ise 13.000,00 TL olarak bulunmuş olup, davacının fazla ödemesi 3.025,00 TL olup, bu miktar üzerinden fazla ödemeye yönelik davanın kısmen kabul edilmesi gerekirken sözleşmede fazla ödeme miktarının güncellenerek ödeneceğine dair bir hüküm bulunmamasına karşın, fazla ödeme miktarının dava tarihine güncellenmesi suretiyle daha fazla alacağa hükmedilemeyip, fazla ödemenin iadesine yönelik istemin kısmen kabulüyle 3.025,00 TL'nin dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, ceza-i şarta yönelik istemin ise tümden reddine karar verilmesi gerektiği-
Taraflar arasındaki nama ifaya izin ve alacak davaları-
Taraflar arasındaki hisse devir vaadi sözleşmesi yazılı yapılmışsa da imzalar noterce onaylanmadığından sözleşmenin geçersiz olduğu- Davacının edimini yerine getirerek hisselerini devrettiği, sözleşmede alıcının temerrüdü sebebiyle dönme hakkının açıkça saklı tutulmadığı, bu durumda davacının hisse devir bedelini talep edebileceği gözetilerek ve tarafların devir bedelinin ödenip ödenmediğine ilişkin iddia ve savunmaları da değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Davacı kiraya veren tarafından davalı kiracı hakkında açılan toplam 8.107 TL alacağından 3.300 TL depozito bedelinin mahsubu ile bakiye 4.807 TL alacağın tahsili istemi-
Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemi-
Temyizden sonra davacı tarafın davadan feragat ettiği durumda, mahkemece işlem yapılmak üzere mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi gerekeceği-
Cezai şartın fahiş olup olmadığı tespit edilirken tarafların iktisadi durumu, borçlunun sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle sağladığı menfaat ve borçlunun kusur derecesinin dikkate alınması gerekeceği-
İtirazın iptali davasının amacının itiraz üzerine duran ilamsız icra takibinin devamını sağlamak olduğu, böylece itirazın iptali davasının konusunu, icra takibinde yer alan taleplerin oluşturabileceği, icra takibine konu edilmeyen bir talep hakkında itirazın iptali davası açılamayacağı, somut olayda dava konusu edilen %15 cezai şart takibe konu edilmediği halde mahkemece bu talep yönünden alacak hükmü kurulmasının bozmayı gerektireceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.