6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca tasarrufun iptali davalarında incelemenin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı, kamu düzenine aykırılık olup olmadığının ise re'sen gözetileceği- Yine; HMK'nun 357. maddesine göre de ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmaların istinafta dinlenemeyeceği ve istinafta yeni delillere dayanılamayacağı-
12. HD. 06.06.2023 T. E: 2068, K: 3994
Davalı borçlu ile davalı üçüncü kişi kardeş olduklarından, davalı üçüncü kişinin İİK'nın 280/1. maddesi gereğince borçlunun içinde bulunduğu mali durumu bilen veya bilmesi lazım gelen kişilerden olduğu, buna göre iptal davasının kabulüne karar verilmesi gerekeceği- Taşınmazı üçüncü kişiden satın alan diğer davalı dördüncü kişi yönünden davanın kabul edilmesi için kötü niyetinin somut delillerle ispatlanmış olması gerekeceği, dördüncü kişi yönünden sadece bedel farkının iptal nedeni olmadığı, davalı dördüncü kişinin ödeme belgesi sunduğu babasına ait olan şirket ile borçlunun yetkilisi olduğu şirket arasında ticari ilişki ispat edilemediği gibi İzmir gibi bir büyükşehirde farklı semtlerde faaliyette bulunan iki şirketin salt aynı iş kolunda faaliyeti nedeni ile borçlunun mali durumunu bilebilecek şahıs olarak kabulünün yaşam deneyimlerine uygun olmadığı-
MK. 174'ün değişiklikten önceki metninde (MK. 143) yer alan "kusursuzluk" kavramının içeriği–
Bedeli ödenerek satın alınmış ve emanet edilmiş altının iade edilmemesi nedeniyle açılan alacak istemine ilişkin davada; davalının, iş yerinde çalıştırdığı diğer davalının fiilerinden sorumluluğunun, TBK m.66'da düzenlenen adam çalıştıranın sorumluluğu kapsamında olduğu, davalının yargılandığı ve mahkumiyet aldığı ceza dosyasındaki beyan ve ikrarlarının davalıyı bağlayacağı, o halde; bütün davacılar için davalının da sorumlu tutulması gerektiği-
Mirasta denkleştirme-
Doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin davalar diğer kayıt düzeltme davaları gibi kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan, hakim istemle bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği sonuçlara göre karar vermek zorunda olduğu- 25 yaşından sonra tıbben yaş tespitinin yapılamayacağı Yargıtay uygulamalarında tespit edilmiş ise de, dosyada mevcut diploma suretinin incelenmesinden, davacının nüfusta kayıtlı doğum tarihine göre 8 yaşında iken ilkokul diploması almaya hak kazandığı görülmekte, bunun ise hayatın olağan akışı ile bağdaşmayacağı-
Davaya konu taşınmazların davalılar arasında gerçekte satış işlemi ile devredilmediği, davacı alacaklının takibini ve alacağını sonuçsuz bırakmak kastı ile davalı borçluların diğer bir davalıya satış gibi göstererek taşınmazların tapuda muvazaalı olarak devrettikleri, taşınmazların beşinin birden takipten kısa süre sonra aynı gün üstelik aynı kişiye satışının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, satış yapılan davalının borçlulardan birinin baldızı diğerlerinin ise teyzeleri olması nedeniyle satışın gerçek satış niteliğinde bulunmadığı, her ne kadar banka hesabına taşınmazların gerçek değerinden daha düşük bedeller ile davalı tarafından borçlu davalılar adına yatırılmış ise de bu işleminde gerçekten muvazaalı olarak davalı borçlular tarafından yapıldığı, ödemenin gerçek nitelikte olmadığı, davaya konu alacağı karşılayacak nitelikte ve miktarda hacizler yapılmadığı gibi bu miktarda tahsilatın da yapılmamış olması nedenleriyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasının isabetli olduğu-
Önceki yönetim kurulu üyesine ödenen bedelin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemi- Şirket kayıt ve defterleri incelenerek davalının hangi tarihler arası şirket yönetim kurulu üyesi olarak görev aldığı, görev yaptığı döneme ilişkin gerek davalıya gerekse aynı dönemlerde görev yapan diğer yönetim kurulu üyelerine huzur hakkı ödenmesine ilişkin genel kurul kararı bulunup bulunmadığı, fiilen ödeme yapılıp yapılmadığı, genel kurul toplantısında yönetim kurulu üyelerine huzur hakkı ödenmesine ilişkin kararın geçmiş yıllarda alınıp alınmadığı, son genel kurul tarihi itibariyle davacı şirket ile davalı yönetim kurulu üyesi arasındaki alacak borç ilişkisinin şirket defterlerinde ne şekilde görüldüğünün değerlendirmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.