Davacının üyesi olduğu davalı Vakıftan aylık bağlanması ve birikmiş aylıkların yasal faizi ile tahsili istemi-
Araç kiralama sözleşmesi uyarınca teminat senedi olarak alınan senedin borçlusu olmadığının tesbiti istemine ilişkin davada, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığının kabulü gerekeceği, mahkemece dava dilekçesi görev yönünden reddedilerek görevsizlik kararı ile dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerekeceği-
Davada görev ve yetki itirazı birleştiği takdirde, önce görev meselesinin çözülmesi gerekeceği, çünkü yetkisizliğe ilişkin ilk itirazı halledecek mahkemenin, esas davayı görmeye yetkili olan mahkeme olduğu-
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı, dava, 25/11/2014 tarihinde açılmış olup dava tarihinde yürürlükte olan HMK.nın 4/1-a maddesi gereğince görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu-
Dava değeri ve buna göre alınacak harç, el atılan yer ile yıkımı istenen şeyin değeri ve talep edilen ecrimisil toplamından (4.3.1953 tarih 10/2 sayılı İ.B.K.) ibaret olduğu, yıkım halinde oluşacak zararın da dava değerine dâhil edilemeyeceği-
Uyuşmazlığın bedelsiz senedi kullanma , haksız şikayet , haksız takip ve haksız hacizden kaynaklanan kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat isteğine ilişkin olduğu - Senedin teminat senedi olarak alındığı , işverenin zararının ispat edilemediği , davalının teminat senedi olarak verildiğini bildiği ve davacıdan alacağı bulunmadığı halde, iş sözleşmesi uyarınca alacağını almak için dava açarak davayı kazanan davacı aleyhine olacak şekilde ona yapılacak ödemeyi sonuçsuz bırakma amaçlı olarak icra takibine konu etmesi , menkul ve maaş haczi yapılması eyleminde, kötü niyetli ve ağır kusurlu davrandığı - Hırsızlık ve dolandırıcılık gibi suçların yüz kızartıcı suçlar olması nedeni ile hırsızlık ve dolandırıcılık gibi ağır sonuçlar doğurabilecek bir konuda şikayet hakkının kullanılmasından önce yeterince ve ciddi olguların varlığının belirlenmesi, acele davranılmaması ve kayıtsızlık da gösterilmemesi gerektiği , dolayısıyla ekonomik yönden güçsüz olan işçi hakkında , sonraki iş yaşamını da etkileyecek dolandırıcılık eyleminden şikayetçi olunurken yeterince ve ciddi olguların varlığının belirlendiğinin söylenemeyeceği- Manevi tazminat taleplerinde takdir edilecek paranın, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi olan özgün bir nitelik taşıdığından, bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmediği - O halde bu tazminatın sınırının onun amacına göre belirlenmesi gerektiği, takdir edilecek tutarın, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olması gerektiği-
Jandarma erin yolcu olarak bulunduğu, mülkiyeti ve işleteni davalı Bakanlık olan askeri aracın devrilmesi sonucu öldüğü; bunun sonucunda maddi manevi tazminat istemine ilişkin davanın adli yargı yerinde görüleceği-
Sözleşmenin taraflarca "araç kiralama sözleşmesi" başlığı altında düzenlenmesi sözleşmenin niteliği açısından bağlayıcı olmadığı- Sözleşmenin niteliğinin belirlenmesi için öncelikle davacıya ait kullanımı özel teknik bilgi ve belge gerektiren iş makinesinin kiraya veren tarafından istihdam edilen operatör tahsis edilerek davalıya teslim edilip edilmediğinin taraflardan sorularak saptanması, İnsan unsurunun kira sözleşmesinin konusu olamayacağının gözetilmesi, sonrasında ise sözleşme hükümleri değerlendirilerek sahada kullanılan iş makinesinin davalının kullanımına terk edilip edilmediğinin buna göre sözleşmenin kira sözleşmesi veya hizmet sözleşmesi olup olmadığının yorumlanması gerektiği- Uygulamada “sürücülü kiralama” diye ifade edilen ilişkilerde örneğin “vinç hizmeti, kepçe hizmeti, taşıma hizmeti” verildiğinin kabul edildiği; bu nedenle mahkemece, değinilen yönler araştırılıp değerlendirilmeden uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığından bahisle görevsizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı-
Maddi olgunun belirlenmesi yönünden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, kesinleşmiş bir ceza hükmü olmadığından, hukuk hakimini bağlamayacağının kabul edilmesi gerektiği - İstirdat davasında takip dosyasında yapılan ödeme hangi para birimi üzerinden yapılmışsa o para birimi üzerinden hüküm altına alınması gerekeceği - Döviz cinsinden olan takiplerde kötü niyet tazminatına hükmedilirken Merkez Bankasının efektif satış kuru karşılığının rakamsal olarak belirlenmesi suretiyle %40'ı oranında tazminata hükmedilmesi ya da doğrudan %40'ı karşılığının rakamsal değerinin belirtilmesi ve istirdadına karar verilen USD cinsinden dövize Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin Kanun'un 4/a maddesi uyarınca faize hükmedilmesi gerekeceği -
İtirazın kaldırılması istemine ilişkin başvurunun icra mahkemesince görülmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.