Çift vadeli olarak düzenlenmiş olan senetlerin bono niteliğinde sayılamayacağı-
Mahkemece her ne kadar asıl davadaki alacak iddiasının ispatlanamadığı gerekçesi ile bu davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı arsa sahibine kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince verilmesi gereken 4 adet daireden; 3 numaralı bağımsız bölümün dava dışı X'e, 14 numaralı bağımsız bölümün ise davalı Y'ye ait 183/224 payın dışındaki 41/224 payın dava dışı Z adlı kişiye ait olduğu anlaşılmakla, davacının mahkemece birleşen dosyalarda verilen tapu iptali ve tescil kararı ile söz konusu dairelerin tam paylarını alamayacağı göz önünde bulundurulduğunda, maddi bir zarara uğradığı açık olup, bu zararın tespit ve tahsili ile ilgili olarak açılan iş bu davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı - tapu iptali tescil davaları için taşınmazlardaki diğer paydaşlar ile davanın tarafları arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı - Takibe dayanak belgenin kıymetli evrak niteliğindeki kambiyo senetlerinden olan ve soyut borç ikrarını içeren bir bono olup, söz konusu bononun taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile ilgili olduğuna dair herhangi bir kanıt bulunmadığı - Bu alacağın kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yer almayan ve senet içeriğinden "nakden ödenen bir para" olduğunun anlaşıldığı, dolayısıyla senet aksinin ancak aynı kuvvetteki bir yazılı delil ile kanıtlanması gerektiği - Kat karşılığı inşaat sözleşmesinin "bağımsız bölümlerin paylaşımı" başlıklı hükmünde, sözleşme tarihinde henüz bina ve bağımsız bölüm bulunmadığı, dairelerin sadece konumlarının gösterildiği dikkate alındığında anılan bağımsız bölümlerin sözleşmede konumları gösterilen dairelere karşılık gelip gelmediklerinin belirlenmemesinin isabetsiz olduğu-
İcra takibine dayanak yapılan kısa karar HMK.nun 301.maddesine uygun bir ilam olmadığı gibi İİK.nun 38. maddesinde sayılan ilam mahiyetini haiz belgelerden de olmadığı, bu nedenle kısa karara dayalı olarak ilamlı icra takibinin yapılamayacağı, o halde mahkemece şikayetin kabul edilerek takibin iptaline karar verilmesinin gerekeceği-
Haciz uygulanan işyerine ilişkin vergi kaydının, esnaf odası ve abonelik kayıtlarının borçlunun kardeşi olan davacı üçüncü kişi adına kayıtlı olmasının, hacizli malların davacı üçüncü kişiye ait olduğuna ilişkin yeterli delil sayılamayacağı bu durumda alacaklıdan mal kaçırmak için davacı üçüncü kişi ile borçlunun danışıklı hareket edip etmediklerinin öncelikle değerlendirilmesi ve yeterli araştırma yapılarak karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın kaldırılması-Tahliye-
Süresinde ibraz edilmeyen çeke dayanılarak sebepsiz zenginleşme davası açılabileceği, ancak davalı, çekin araba alım satımında teminat olarak verilip karşılıksız olduğunu ileri sürdüğünden, mahkemece bu yön üzerinde durulmadan karar verilemeyeceği-
Bono keşidecisinin lehtar aleyhine açtığı menfi tesbit davası sırasında mahkemece verilmiş olan «bononun takibe konulmasının durdurulması yönündeki tedbir kararının -davaya taraf olmayan- takip alacaklısı cirantanın takip yapmasına engel teşkil etmeyeceği-
Senet hamilinin ancak kendisinden önce gelen cirantaları ve keşideciyi takip edebileceği, kendisinden sonra gelen cirantaları takip edemeyeceği—
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.