Haksız fiil işlenmesi durumunda, TBK'nun 41. maddesi uyarınca küçüğün haksız eylemin faili olarak, ev başkanının ise TMK'nun 369. maddesi uyarınca zarar görene karşı sorumlu olacakları, her iki sorumluluk da birbirinden farklı hukuki nedenlere dayalı olup, zarar gören küçüğe ve ev başkanına karşı birlikte veya ayrı ayrı davalar açabilecekleri, aynı zarardan, her ikisinin de kendi malvarlıkları ile ayrı ayrı sorumlu olacakları- Haksız fiili gerçekleştiren kişi, davanın açıldığı tarihte ergin olsa bile, bu durumun TMK'nun 369. maddesinde düzenlenmiş bulunan ev başkanının sorumluluğunu ortadan kaldırmamayacağı- İhtiyari dava arkadaşlığı durumunda, davalılardan biri hakkındaki dava genel mahkemenin, diğeri hakkındaki dava özel bir mahkemenin görevine giriyorsa, özel nitelikteki mahkemede davanın görülmesinin gerekli olduğu-
Görev konusu kamu düzenine ilişkin olduğundan, yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözeteceği- TMK.nun 369. maddenin uygulanması gerektiren ev başkanı sıfatıyla sorumluluğuna dayalı davaya aile mahkemesinde bakılması gerektiği-
TMK İkinci Kitabı içerisinde yer alan 369. maddesine ilişkin uyuşmazlıklarda aile mahkemesinin görevli olduğu- Görevin kamu düzenine ilişkin olması sebebiyle bu hususun yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözetilerek davanın esasına girmeden karara bağlaması gerektiği-
Davacılar, dava dilekçesinde aile başkanının sorumluluğuna da dayandığından, davanın, Aile Mahkemesinde görüleceği, görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında istek üzerine ya da re’sen gözetilmesi gerektiği, uyuşmazlığın çözümünde Aile Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Olay tarihinde reşit olmayan davalının eylemi nedeniyle, babası olan diğer davalının ev başkanı sıfatıyla sorumluluğuna dayanılarak açılan tazminat istemli davaya aile mahkemesinde bakılması gerektiği-
Velayet altındaki küçüğün, üçüncü kişilere zarar vermesi halinde bu zararın tazmini için açılan tazminat davasında TMK'nun 369. maddesinin uygulanacağı ve uyuşmazlığın çözümünde Aile Mahkemesi'nin görevli olduğu-
Haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat-
Olay tarihinde reşit olmayan davalının eylemi nedeniyle babası olan diğer davalıya da ev başkanı sıfatıyla sorumluluğuna dayanılarak açılmış olan davada, aile mahkemesinin görevli olduğu-
Davalı anne ve baba, olayın geliştiği bu şartlar altında, olayın gerçekleşmemesi için gereken tüm tedbirleri aldıklarını, gözetim ve denetim görevini en iyi şekilde yerine getirdiklerini, buna rağmen cinsel istismar olayının gerçekleştiğini ispat edemediklerinden, yani, kurtuluş kanıtı getiremediklerinden, mahkemece, davalı annenin da kusursuz sorumluluk ilkeleri gereğince, meydana gelen olaydan sorumlu olduğunun kabul edilmesi gerektiği-
Davanın, TMK’nın 369. maddesinde düzenlenen ev başkanının sorumluluğu hükümlerine göre açıldığı, tazminata neden olayın vuku bulduğu tarihte küçük olan çocuğun dava açıldıktan sonra veya dava tarihinden önceki bir tarihte yasal rüşt yaşını tamamlamış olmasının aile başkanının sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı, aile başkanının sorumluluğu olay tarihinde ortaya çıkmış olup davanın bu tarihteki olgulara göre değerlendirilmesi gerekeceği, hal böyle olunca mahkemece; haksız eylemi gerçekleştiren kişinin yargılama sırasında reşit olmasıyla aile başkanının sorumluluğunun ortadan kalkmayacağı gözönünde bulundurulması gerekirken; davalı yönünden davada temsil hakkı ortadan kalkmış olduğu gerekçesiyle, karar verilmesine yer olmadığına dair karar doğru olmayıp, kararın bozulması gerektiği-