Kurulan geçit hakkının TMK.'nın 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmesi gerekeceği- Taşınmazın genel yola cephesinin bulunmaması nedeni ile mutlak geçit ihtiyacı içinde bulunduğu, geçit kurulması önerilen seçeneğin etraflıca değerlendirilerek zemindeki eğimin derecesi ölçülmesi, ayrıca iki taşınmaz arasındaki yolun genişliği ölçülüp krokide gösterilmesi ve bilirkişi raporu ve eki krokide (C) harfi ile gösterilen gösterilen güzargahtan geçit kurulup kurulamayacağının araştırılıp değerlendirilmesi gerekeceği-
Eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
Aleyhine geçit tesis edilen taşınmazı ortadan ikiye bölerek ekonomik değerini düşürecek şekilde karar verilmesi, keşif tarihi ile hüküm tarihi arasında geçen zaman taşınmazın değerinde azalma meydana geleceğinden, hüküm tarihine yakın tarihte bedel tespiti yapılması gerektiği gözetilmeden karar verilmesi doğru görülmeyip hükmün bozulması gerektiği- Kurulan geçit hakkının TMK.'nın 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün "İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili" başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmesi gerekeceği-
TMK'nun 1009 ve devamı maddelerinde tapu siciline şerh verilmesi gereken kişisel haklar sınırlı olarak sayıldığı, sadece kanunlarda açıkça öngörülen hakların tapu siciline şerh verilebileceğinin hükme bağlandığı,tescil ve şerhlerde olduğu gibi beyanlar sütununa kayıt hususu da TMK mad.1012 düzenlendiği,zilyetliğinde kanunlarda belirtilen şerh edilebilir haklardan olmadığı- Esasen zilyet yararına tapulama tespit tarihinde zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşması halinde taşınmazın adına tespit ve tescili mümkün bulunduğuna göre ayrıca zilyetlik şerhi verilmesi için bir nedenin de bulunmadığı ,tapu kaydına konulan zilyetlik şerhinin hukuki dayanaktan yoksun, yok hükmünde bir şerh olduğu, hiç bir hüküm ve sonuç doğurmayacağı, devamında yasal bir zorunluluk ve davalıların korunması gerekli yararlarının da bulunmadığı-
Eşya Hukukunda “muhdesat” kavramından bir arazi üzerindeki arz malikinden başkasına veya bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekeceği-Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak sağlamayacağı- Muhdesat sahibinin hakkının sadece şahsi bir hak olduğu, bu hakkın hukuki mahiyeti ve nasıl kullanılacağı ise Türk Medeni Kanunu'nun 722, 724. ve 729. maddelerinde açıklandığı, Türk Medeni Kanunu'nun 1012. maddesi hükmü gereğince de, kaydın terkini kütükte hak sahibi görünen bütün ilgililerin rızasına bağlı olarak yapılabileceği-
Türk Medeni Kanunu'nun 684/1.maddesi hükmüne göre, bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olacağı, 718. maddeye göre de, arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsayacağı, bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere kalıcı yapılar, bitkiler ve kaynaklar da gireceği, açıklanan bu ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemeyeceği, aynı kanunun “Beyanlar” başlıklı 1012/2, 3. maddesine göre ise, taşınmaz mülkiyetine ilişkin kamu hukuku kısıtlamalarının beyanlar sütununa yazılması ve bu sütuna yazılabilecek diğer hususların tüzükle belirleneceğinin, özel kanun hükümlerinde saklı olduğu-Tapu Sicili Tüzüğü'nün 60. maddesine göre de, kütüğün beyanlar sütununa, mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar tarih ve yevmiye numarası belirtilerek yazılacağı, mevzuatın yazılmasına izin vermediği bir belirtme kütüğün beyanlar sütununda gösterilemeyeceği-
Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanunu'nun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğü'nün “irtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmesi gerektiği-Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerektiği-
Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmesi gerektiği-
Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle tarım alanlarında, nihayet bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekeceği, bu genişliği aşan bir yol verilmesinin zorunlu olduğu hallerde, gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmesi gerektiği, kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün irtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmesi gerektiği-Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılması gerektiği-
Tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için Medeni Kanun veya ilgili özel yasalarda bir düzenlemenin bulunması gerekeceği-