Her ne kadar mahkemece dava dışı banka müşterisi 6100 sayılı HMK’nın 66. maddesi uyarınca davacı yanında fer’i müdahil olarak kabulüne karar verilmiş ise de, söz konusu banka müşterisi vekili tarafından ibraz edilen müdahale talebini içeren dilekçenin HMK’nın 65. maddesi uyarınca asli müdahale talebi olduğu nazara alınarak bağımsız bir dava gibi harcı ikmal ettirilip, banka müşterisi asli müdahil olarak davaya kabul edilip, işbu asli müdahale talebi konusunda da bir karar vermek gerekeceği-
Feragat tarihinden sonra yapılan asli müdahale talebinin usulüne uygun olmadığı-
Müdahil talebinde bulunan 3. kişinin müdahil talebinin reddine dair ara kararın temyizini ancak davaya yanında katıldıkları taraf ile birlikte ve nihai kararla birlikte temyiz edebileceği, müdahale talep edilen davada, henüz nihai kararın verilmediği, bu nedenle, ara kararıyla verilen müdahale talebinin reddi kararının bu aşamada temyiz edilemeyeceği, devam eden dava da ara karar ile verilen ihtiyati tedbir kararının da, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu'nun 21.02.2014 tarih 2013/1 Esas, 2014/1 Karar sayılı ilamı uyarınca ilk derece mahkemelerince verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun kapalı olduğundan ihtiyati tedbir konulmasına ilişkin mahkeme kararının da temyiz edilemeyeceği-
Öncelikle asli katılma dilekçesinin eldeki davanın taraflarına tebliğ edilmesi ve dava konusu taşınmazın değeri belirlenerek bu miktar üzerinden nisbi tarifeye göre noksan harcın ikmal ettirilmesi, ondan sonra müdahilin iddiasının araştırılması, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması ve elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken asli müdahale dilekçesi tebliğ edilmeden, keşfen değer saptanmadan ve harç tamamlatılmadan eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru olmadığı gibi asli müdahil ...'ın açtığı davada diğer davanın taraflarının zorunlu dava arkadaşı olarak birlikte davalı olarak bulunması gerekirken birisinin davacı birisinin davalı olarak yazılması ve asli müdahilin isteği bakımından olumlu olumsuz bir karar verilmemesinin isabetsiz olduğu- Asli müdahil vekili 18.07.2012 tarihli dilekçe ile vekillikten istifa ettiğini mahkemeye bildirdiği ve daha sonraki duruşmalara katılmadığı ancak asli müdahile çıkarılan davetiye bila tebliğ döndüğü halde mahkemece istifa dilekçesinin asli müdahile tebliğ edilmemesi nedeniyle dava hakkının kısıtlanmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Müdahale talep eden tarafından sunulan dilekçede "asli müdahil olarak katılma talebi"nde bulunulmasına rağmen, dilekçe içeriğinde HUMK'nın 53. maddesi (HMK'nın 66. maddesi)'nden bahsedilerek davalı yanında katılma taleplerinin kabulü ile raporda belirtilen eksikliklerin davalı yüklenici nam ve hesabına yapmak üzere yetki verilmesi isteminde bulunulduğundan, istemin, "fer'i müdahale istemi "olduğunun kabulü gerektiği-Mahkemece, müdahile, dilekçesinin HMK'nın 65. maddesindeki asli müdahale istemine uygun kendi lehine hak iddia eder nitelikte olduğu ve harcın da tamamlanmış olduğu gözetilerek, harici satış sözleşmesiyle taşınmazı müdahile devreden ve davanın tarafı olan davalı yükleniciye de dava açarak işbu dava ile birleştirilmesini sağlamak üzere süre verilmesi ve taraf delilleri toplanıp sonucuna göre müdahilin dilekçesindeki tapu iptali ve tescil istemi ile ilgili hüküm kurulması gerekirken, asli müdahale davası yönünden taraf teşkili sağlanmadan müdahilin yapmış olduğu harcamalarla ilgili herhangi bir talebi olmamasına rağmen taleplerinin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Asli müdahilin, hisse devir sözleşmesinin iptaline ilişkin talebi maktu karar ve ilam harcına tabi olup, 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 32. maddesi gereğince harç tamamlanmadan müteakip işlemlerinin yapılmayacağı, mahkemece, harcın ikmali için aynı Kanun'un 30. maddesi uyarınca süre verilerek, re'sen harcın tamamlatılması, harç ikmal edildiğinde, yargılamaya devam edilmesi, aksi halde dosyanın işlemden kaldırılması, üç ay içinde davanın yenilenmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, karar ve ilam harcı alınmadan davanın yürütülüp karar verilmesinin doğru olmadığı- Asli müdahil vekilince maktu harcın tamamlanması halinde, mahkemece davanın varlığı ve bu dava konusu yapılan hisse devir sözleşmesinin geçerli olmadığı kabul edildiğine göre, asli müdahilce açılan davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, HMK'nın 65. maddesi uyarınca asli müdahale yoluyla açılmış davanın varlığı ve bu davanın asıl yargılama ile birlikte yürütülmesi ve karara bağlanması gerektiği gözardı edilerek, asli müdahilin dava açmakta muhtariyetine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Mahkemenin, fer’i müdahale dilekçesi üzerine müdahale talebinin kabulüne veya reddine karar vereceği, fer’i müdahilin, müdahale talebinin reddine ilişkin kararı, asıl hüküm verildikten sonra lehine müdahale etmek istediği taraf aleyhine verilmiş olan hükme karşı temyiz yoluna başvurarak temyiz edebileceği ve hükmün, müdahale talebinin haksız olarak reddedilmiş olması nedeniyle bozulmasını isteyebileceği, müdahale talebinin kabulü halinde ise fer’i müdahilin, lehine katıldığı tarafla birlikte hareket ederek davayı ancak bulunduğu noktadan itibaren takip edeceği, hükmün, lehine müdahale edilen taraf hakkında verileceği, müdahil hakkında karar verilemeyeceği, müdahil hükmünün ancak, lehine katıldığı tarafla birlikte temyiz edilebileceği-
Mahkemece, davadışı şirketin asli müdahale talebinin gözetilerek, HMK 65. maddesi doğrultusunda uygulama yapılıp tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, asli müdahilin bu talebinin fer'i müdahale şeklinde kabul edilerek eksik incelemeyle hüküm tesisinde isabet görülmediği-
Asli müdahale talebinin mahkemece nedenleri de gösterilerek olumlu veya olumsuz olarak karar altına alınması gerekir böyle bir karar alınmadığı için de müdahale talebinde bulunanın temyiz etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekeceği- Asli müdahilin tarafların yanında yer almayıp aksine onlara karşı bağımsız hak iddia etmekte olduğu, ancak davaya bağımsız katılma isteminde bulunanın harç ödemesi gerektiği-
Asli müdahil sıfatını almış olan ihbar olunanın kararı temyiz edebileceği–
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • kayıt gösteriliyor