Açılmış ve görülmekte olan ya da açılacak bir davada iddia ve savunma kanıtı oluşturacak bir senet hakkında, ayrı bir mahkemede olumsuz tesbit davası açmakta hukuki yarar bulunmadığı–
Açılan olumsuz tesbit davası nedeniyle, alacaklının uğradığı zararın, ayrı bir dava konusu yapılamayacağı ve bu zararın olumsuz tesbit davasında karara bağlanacağı–
İmza inkarına dayalı «sahtelik» savunması ile ödemeye dayalı «bedelsizlik» savunmasının birlikte ileri sürülemeyeceği–
Senedin davalı şirket tarafından, karşılıksız kalma durumunun gerçekleşmesinden önce, senet lehdarı şirket tarafından, şirket ortağı başka bir şirkete ciro edilmesi halinde, hâmilin kötüniyetli sayılamayacağı–
Emniyet görevlilerince zor kullanılarak düzenletildiği ileri sürülen senetlere ilişkin iptal davasının, «senetlerin zorla imzalatıldığı ileri sürülen yerde»de (HUMK. 21; şimdi, HMK. 16) açılabileceği–
Satın aldığı gübrenin bozuk çıkması üzerine «ayıp nedeniyle satış akdinin feshi ve semen olarak verdiği senetlerin iptali»ni isteyen alıcının, ayrıca satıcının kendisini kandırdığını kanıtlaması halinde, satıcının BK. 198’deki (şimdi; TBK. mad. 223) hak düşürücü ve BK. 207’deki (şimdi; TBK. mad. 231) zamanaşımı sürelerinden faydalanamayacağı–
Önceki senetli borçlarını ödememiş olan borçluya, bu senetler ödenmeden veya ayrıca teminat alınmadan ikinci kez yeniden borç verilmesinin hayat tecrübelerine ve olayların normal akışına aykırı olacağı–
Harç tamamlanmadıkça davaya devam ve karar ittihazı mümkün bulunmadığına göre, senet bedeli ve istenen tazminat tutarı toplamı üzerinden davacıya dava harcı tamamlattırılarak ondan sonra hüküm tesisi gerekeceği-
Dava konusu senedin borçlu tarafından ödendiğinin önce «ibraname» daha sonra da «imzalı beyanı» ile kabul ve ikrar eden davalı alacaklıya yemin teklif edilerek uyuşmazlığın çözümlenemeyeceği–
Ev kadını olan davacı-borçlunun, ev kadını olan davalı-alacaklıya karşılıksız senet vermesinin hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceği–