Davalı şirketin savunduğu miktarda demiri davacıya teslim etmiş olduğunu usulen ispat etmesi gerektiği–
Davacının iddia ettiği maddi olayların yer ve zaman bakımından ayrıntılı biçimde tesbiti ve bu iddia ve tesbite karşı da davalının savunmasının alınması ve böylece taraflar arasındaki ilişki ve fiili durumun açıklığa kavuşturulabilmesi (senedin düzenlenme nedeninin öğrenilmesi) için mahkemece tarafların isticvabı yoluna gidilmesi (HUMK. mad. 230 vd.; şimdi HMK. mad. 169 vd.) gerekeceği–
«Senedin kumar borcu karşılığında düzenlenmiş olduğu» iddiasının tanıkla kanıtlanabileceği–
Dava konusu senedin kendisine «miktar hanesi açık (boş) olarak verildiğini» kabul eden davalının, davacıdan ne miktar alacaklı olduğunu (senedi ne miktarda doldurması gerektiğini) kendisinin ispat etmesi gerekeceği–
Takipten sonra açılan menfi tespit davasında yetkili mahkeme-
«Vekilin vekaletnameye dayalı temsil yetkisinin vekalet verenin zararına, kendisinin ya da iş ve elbirliği yaptığı başka birinin yararına kullandığı, vekil ile üçüncü kişi arasındaki işlemin danışıklı olduğu» hususunun her türlü kanıtla ispat edilebileceği–
Dava konusu çekte borçlu veya alacaklı sıfatı bulunmayan davalı yönünden açılan davanın «husumet yönünden reddine» karar verilmesi gerekeceği–
Kendisine icra takibi ile ilgili ödeme emri gönderilen borçlunun, takibe itiraz etmekle beraber alacaklının 1 yıl içinde itirazın iptali davası ya da genel hükümler çerçevesinde alacak davası açmasını beklemeden, borç tehdidinden kurtulmak amacıyla olumsuz tespit davası açmakta hukuki yararının bulunacağı–
Geri alma davasında davacı-borçlunun «paranın verilmesi lâzım gelmediğini» isbatla yükümlü olduğu–