Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde senet metinlerinde “nakden” kaydı bulunduğundan ispat külfetinin davacıda olduğu, davalı senet lehtarı F. Ceritoğlu senetlerin veriliş nedenini talil etmediği, her ne kadar tanıklar dinlenmiş ve davacı da borç para almadığı konusunda yemin etmiş ise de uyuşmazlığın niteliğine göre davacının davalıya yemin teklif etme hakkının olduğu, davacı tarafın yemin teklif etme hakkını kullanmadığı gerekçeleri ile sabit görülmeyen davanın reddine karar verilmesinin gerekeceği-
İcra takibinde alacaklının “T.R. Uluslar arası Çiçekçilik Pey. Org. İnş. Tur. Gıda. San. Tic. Ltd. Şti” olduğu, bonodaki lehdarın ise “TR Uluslar arası Çiçekçilik San. Tic.Ltd. Şti” olarak yazıldığı bono arkasında herhangi bir cironun bulunmadığı, hal böyle olunca davalının (T.R. Uluslar arası Çiçekçilik Pey. Org. İnş. Tur. Gıda. San. Tic. Ltd. Şti’nin) alacaklı sıfatının bulunmadığı, ciro yolu ile senedi iktisap ettiğini savunan davalının bu savunmasını kanıtlayamadığı, kaldı ki, senet üzerinde “bedeli teminat” ibaresinin bulunduğu davalı tarafın defterlerini ibrazdan kaçındığı, davalı yanın takip konusu bonoda alacaklı sıfatı olmadığı gibi davalının alacağını kanıtlayamadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmesinin gerekeceği-
Basiretli bir tacirin ciro edilip imzalanmış vaziyette bir müşteri çekinin araç içinde bırakılmasının hayatın olağan akışına uygun olup olmadığının, olayın inandırıcılığının üzerinde durulmaksızın, davalının çeke ciro yoluyla hamil olup TTK’nun 599.maddesi uyarınca kötü niyetli halim olup olmadığının, diğer bir anlatımla çekin çalıntı olduğunu bilerek eline geçirdiği hususunda da araştırma ve inceleme yapılmaksızın verilen kararın bozmayı gerektireceği-
Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı nedeniyle kısıtlanması gereken bir kişi adına dava açma yetkisi vasiye ait olduğundan, davacının rahatsızlığının vesayet altına alınmayı gerekli kılan bir durum olup olmadığının ve vasi tayini gerekip gerekmediğinin takdir ve değerlendirilmesi için yetkili vesayet makamına bildirimde bulunularak dava açma yetkisinin o davanın sonucuna göre belirlenmesi gerektiği-
“Dava ve takip konusu çeklerdeki imzanın davacıya ait olmadığı”nın Adli Tıp Kurumunun raporu ile tespit edildiğinden, davanın ve birleştirilmesine karar verilen davaların “ayrı ayrı kabulüne karar verilmesi” gerekeceği-
Miras bırakan adına kayıtlı elektrik aboneliğinden kaynaklı borçtan,miras bırakan ve onun mirasçılarının sorumlu olacağı-
Menfi tespit davasının dayanağı alacak ilamının kesinleşmesi sebebiyle, bu mahkeme kararına karşı menfi tespit davası açılamayacağı-Ayrıca icra kefilinin menfi tespit davası açamayacağı-
Dava konusu senetle ilgili olarak ceza davası açılması halinde, maddi vakıayı saptayan ceza mahkemesi kararlarının hukuk hakimini bağlayacağı gözetilerek, ceza davasının sonucu beklenerek bir karar verilmesi gerektiği-