Şirket adına çıkartılan icra emiri ve kıymet takdiri raporu tebligatlarının Ticaret Sicilde kayıtlı adresine çıkartıldığı ve ''aynı çatı altında çalışan imzasına tebliğ edildiği'', ancak dosya içinde mevcut belgelerden adı geçenin şirketi temsil yetkisi bulunmadığı gibi, borçlu tüzel kişiyi temsile yetkili olanların o sırada orada bulunup bulunmadıkları da belirlenmeden ve uyulması gerekli prosedüre uyulmadan, doğrudan çalışan imzasına tebliğ edilmiş olduğu, bu nedenle, tebligatın usulsüz olduğu-
Dava dilekçesi ve duruşma günü davalı şirkete '' aynı adreste birlikte çalışan ......'e tebliğ edildi.'' şerhi ile tebliğ olunmuşsa da bu kişinin şirket yetkilisi olup olmadığı belirtilmediği gibi adı geçenin yetkili temsilci olmaması durumunda hangi nedenle bu kişiye tebliğ yapıldığı da belirtilmediğinden yapılan bu tebliğ işleminin usulsüz olduğu, bu nedenle davada taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemeyeceği-
Tebligat Yasasının 12 ve 13, Tebligat Tüzüğünün 17 ve 18. maddeleri tüzel kişilere yapılacak tebligat hususunu düzenlemiş olup, anılan madde hükümlerine göre tebligatın tüzel kişinin selahiyetli mümessillerine yapılması, tebligat yapılacak kimselerin herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebligatın tüzel kişinin o yerdeki memur ve müstahdemlerinden birine yapılması gerekeceği-
Davalı şirkete dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiye, davalı şirketin yetkili mümessillerinin hangi nedenle tebligat alamayacak durumda oldukları belirtilmeksizin, adresteki şirketin evrakta soyadı okunamayan Ü. isimli daimi çalışanı imzasına tebliğ edildiğinden, dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiyenin davalı şirkete Tebligat Yasası ve Tebligat Tüzüğü hükümlerine göre usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğinin söylenemeyeceği-
Tebligatın tüzel kişinin yetkili ticari temsilcisine yapılması, tebligat yapılacak kimselerin herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğin tüzel kişinin o yerdeki memur ve müstahdemlerinden birine yapılması gerektiği-
Tebligatın tüzel kişinin yetkili temsilcisine yapılması gerektiği, yetkilinin bulunmaması halinde ise bulunmama sebebi yazılmak suretiyle orada hazır bulunan memur ve müstahdemlerinden birisine yapılacağı-
Tebligat yapılan şahsın şirketi temsile yetkili kişi olmadığı anlaşıldığından ve bulunmama sebebi yazılmak suretiyle diğer ilgililere tebliğ edilmesi gerektiğinden, dava dilekçesinin davalı şirkete yöntemince tebliğ edilmediği-
Kesinleşen takip neticesinde İİK. mad. 355 vd.'na göre borçlunun maaş ve ücretlerinin haczi için çalışmakta olduğu şikayetçi şirketin ... adresinde bulunan mağazasına 01.03.2011 tarihinde tebligat gönderildiği, tebligatın "yetkili ...'a tebliğ edildiği "şerhi ile 08.03.2011 tarihinde yapıldığı, haciz müzekkeresinin tebliğ edildiği tarihten itibaren 1 hafta içinde cevap gelmemesi nedeniyle aynı adrese 28.12.2011 tarihli tekit yazısı gönderildiği ve tekit müzekkeresinin de "adreste daimi çalışanı ..." şerhi ile 02/01/2012 tarihinde tebliğ edildiği, maaş haczi müzekkeresinin tekit edilmesi için gönderilen tebligatın tebligat sırasında şirket yetkilisinin bulunup bulunmadığı hususunda bir şerh verilmeksizin doğrudan "adreste daimi çalışan ...." şeklinde yapıldığından Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddesine aykırı olduğu, mahkemece 08.03.2011 tarihinde yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığının tespiti bakımından, tebliğ tarihi olan 08.03.2011 tarihinde tebligatın yapıldığı şubede şirket yetkilisinin kim olduğu hususu araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davalı şirket adına gönderilen duruşma gününü bildirir dava dilekçesi tebligatı daimi çalışana tebliğ edildiğinden taraf teşkilinin sağlanamadığı-