Mirası red eden mirasçıların miras paylarının, miras bırakanın ölümünde hayatta değilmiş gibi, diğer mirasçılarına kalacağı -
Taksimin, yazılı olmak kaydıyla aynı murisin mirasçıları arasında geçerli olacağı ve miras payının mirasçıları arasında temlikinde de yazılı sözleşmenin yeterli olacağı ancak bir bütün halinde tek mirasçıya intikal eden taşınmaz mülkiyet hakkının üçüncü kişilere temlikinde ya da temlik vaadinde gösterilen şekil şartına uymanın zorunlu olduğu- Somut olayda, taşınmaz ve taşınmaz payının intikalini sağlayan adi yazılı sözleşmenin geçersiz olduğu-
Miras bırakanın ölümünden sonra doğan torunun, MK.611 hükmünden yararlanamayacağı -
Babanın kendisine kalan mirası reddetmesi halinde, annenin tek başına çocukları temsilen mirası reddedemeyeceği -
Borçlunun, iptal konusu tasarrufu yaptıktan sonra ölmesi ve mirasçılarından bir kısmının mirası reddetmesi halinde, iptal davasında, borçlu yerine, mirası reddetmemiş olan mirasçıların «davalı» olarak gösterilmesi gerekeceği -
Borçlunun, iptal konusu tasarrufu yaptıktan sonra ölmesi ve mirasçılarının da mirası red etmesi halinde, iptal davasının «borçlu ile işlemde bulunan üçüncü kişi» (alıcı) ile Hazine aleyhine açılması gerekeceği-
Miras bırakanın tek çocuğunun mirası red etmesi halinde, mirasın bütün mirasçılar tarafından red edilmiş olması halinde uygulanacak alan MK. 612-613 hükümlerine göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekeceği -
Ölüme bağlı tasarrufta bulunmadan ölen kimsenin mirasçılarından birinin mirası reddetmiş olması halinde reddedenin payının, kendi mirasçılarına geçeceği -
Mirası red edenin alt soyunun varlığı halinde, kardeşinin mirasçı olamayacağı -
  • ...
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • kayıt gösteriliyor