Eldeki davada gaiplik isteği yanında tescil isteğinde de bulunulduğu gözetildiğinde, davanın TMK'nın 588. maddesinden kaynaklandığı açıkça anlaşılmakta olup, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olacağı-
Gaiplik kararı tesisi ile tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin davada, özellikle ve öncelikle çekişmeye konu edilen pay bakımından 3561 sayılı Yasa uyarınca kayyuma husumet tevcih ettirilmek suretiyle taraf teşkilinin sağlanması, ondan sonra iddia ve savunma doğrultusunda deliller toplanarak işin esası bakımından karar verilmesi gerekeceği-
Gaiplik kararı verilebilmesi için gerekli ilan süresinde hiçbir hak sahibi ortaya çıkmazsa, aksine hüküm bulunmadıkça, gaibin mirasının Devlete geçeceği-
Türk Medeni Kanununun 588. maddesine dayalı gaiplik kararı ittihazı ve gaiplerin hissesine isabet eden satış bedelinin Hazineye devri isteğine ilişkin olan davada 3561 s. Yasanın 2. maddesi uyarınca atanan kayyım, yasal hasım olduğundan yer almasının yasal zorunluluk olduğu-
Kayyımın atanması ve kayyımın görev ve sorumluluklarıyla ilgili TMK'daki hükümler ile 3561 sayılı Kanun hükümleri dikkate alındığında, ilgililerin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla iptal-tescil isteğini içeren bu tür davaların kayyıma yöneltilmesinde zorunluluk bulunduğu-
Kayyımın atanması ve kayyımın görev ve sorumluluklarıyla ilgili TMK'daki hükümler ile 3561 sayılı Kanun hükümleri dikkate alındığında, ilgililerin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla iptal-tescil isteğini içeren bu tür davaların kayyıma yöneltilmesinde zorunluluk bulunacağı-
Kısa kararda, “davacının davasının kabulüne” denildiği halde, gerekçeli kararda tapu iptali ve tescile karar verilmesi ile yetinilip, gaipliğe yönelik istek bakımından bir hüküm tesis edilmeyerek kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar yazılamayacağı-