«Bonoda, iki tanzim tarihinin bulunması halinde, bunun bononun geçersizliğine neden olacağına» ilişkin Ticaret Kanununda özel bir hüküm bulunmadığı—
Şirket temsilcisinin şirket kaşesi (ünvanı) altına atacağı tek imza ile şirketi borçlandıracağı, temsilcinin şirket kaşesi dışında ikinci bir imzasının bulunması halinde bu imzanın şahsen kendisini senet bedelinden sorumlu hale getireceği—
Çek arkasında yer alan ve tarihi de içeren «men talimatı»na yönelik banka açıklamasının ibraz niteliğinde olduğu, ciro silsilesi içinde yer alan takip alacaklısına «dönüş cirosu»nun zorunlu bulunmadığı-
Tanzim tarihinin, vadeden sonraki bir tarihi kapsaması halinde, senedin «bono» sayılamayacağı-
İhtiyari dava (takip) arkadaşı sayılan müteselsil borçlulardan yalnız birine karşı takip yapılabileceği gibi, aynı takip talebiyle hepsine karşı da icra takibinde bulunulabileceği, ancak HUMK’da (şimdi; HMK.'da) «dahili dava» kurumu öngörülmemiş olduğundan, takip talebinde borçlu olarak gösterilmeyen «müşterek borçlu» için sonradan takip harcı yatırılmak suretiyle bu kişinin önceki takibe dahil edilemeyeceği—
Cezaevi harcının alacaklıdan -icra dairesince kendisine ödeme yapılırken- tahsil edileceği, sözleşme ile borçluya yüklenemeyeceği–
Ticari senedin zilyedinin yetkili hamil olup olmadığının birbirini takip eden ciro silsilesinden anlaşılabileceği—
Süresi içinde bankaya (veya takas odasına) ibraz edilmemiş olan çek’in, 68/I’de öngörülen belgelerden olmadığı–
Tanzim tarihinin gerçeğe uygun olmasının gerekmediği, bu tarihin senedin düzenlendiği tarihten önce veya sonra olmasının, senedin geçerliliğine etkili olmayacağı (Bonoda «tanzim tarihi» olarak yazılı olan tarihte, keşidecinin ölmüş olmasının, bononun geçerliliğinin etkilemeyeceği)—
Cirodaki ismin «imza» niteliğinde olduğu iddia ve ispat edilmedikçe, «imza» olarak kabul edilemeyeceği-