Üçüncü kişinin iflas idaresi veya dairesi nezdinde istihkak iddiasında bulunmadan doğruca İcra Mahkemesinde istihkak davası açabileceği-
Dava, İİK'nın 228. maddesi uyarınca açılan iflasta istihkak iddiasına ilişkindir...
Dava, İİK’nın 228 maddesi uyarınca açılan iflasta istihkak iddiasına ilişkindir...
Hukukumuzda davaya müdahale (katılma) iki türlü olup; bunlar fer‘i müdahale ve asli müdahale olarak adlandırıldığı- Asli müdahale 6100 sayılı HMK'nin 65. maddesinde düzenlenmiş, olup, buna göre yargılamanın konusu üzerinde hak iddia eden üçüncü kişinin, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabileceği belirtilmiş olduğu- Aynı Kanun'un 66. maddesinde ise feri müdahale düzenlenmiş olup, buna göre; fer’i müdahalede bulunan; hukuki yararı olduğu gerekçesiyle görülmekte olan davaya ancak, taraflardan birinin yanında ve onun yardımcısı olarak katılacağı- Bu nedenle, fer’i müdahale; bir davanın yanında bulunmak istediği taraf aleyhine sonuçlanmasının, hukuksal durumu dolaylı şekilde etkilenecek olan üçüncü kişinin başvuracağı bir yol olup, genellikle amacın, açılmış davanın yanında katıldığı taraf yararına sonuçlanmasını sağlamak olduğu- Müdahale talebinin kabulü halinde ise fer’i müdahil, lehine katıldığı tarafla birlikte hareket ederek davayı ancak bulunduğu noktadan itibaren takip ettiği- Hüküm, lehine müdahale edilen taraf hakkında verileceği-Müdahil hakkında karar verilemeyeceği- Müdahilin hükmü ancak, lehine katıldığı tarafla birlikte temyiz edebileceği-
İflas Müdürlüğünün "ikinci alacaklılar toplantısında İİK. 228 uyarınca taraflarına istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verilmesine ilişkin" işlemine yönelik şikayet üzerine icra mahkemesi kararlarının kesin nitelikte olduğu-
Takip dosyasının 04.10.2013 tarihinde infazen işlemden kaldırılmış olduğu; bu durumun mahkemenin de kabulünde olduğu; öyle ise icra dosyası infaz edildiğinden hacze konu 272.017,20 TL yönünden de davanın konusuz kaldığı; bu sebeple, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi ve yargılama gideri ile vekalet ücreti yönünden de 6100 sayılı HMK'nun 331. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdir edilmesi gerekeceği-
İİK. mad. 228 uyarınca açılan iflasta istihkak iddiasına ilişkin davada, yevmiye defteri ile sunulan envanter defterlerinin tamamının kapanış tasdiklerinin bulunmadığından, HMK. mad. 222/2 uyarınca sahibi lehine delil olma özelliği olmayacağı- Usule uygun tutulmayan envanter defterinde kayıtlı menkuller yönünden kabul kararı verilmesinin hatalı olduğu, usulüne uygun tutulmuş yevmiye defterlerinde kayıtlı menkuller yönünden davanın kabulü gerektiği-
Dava dilekçesinde delil olarak ileri sürülen kondiyon sözleşmesinin ve sözleşmede düzenlenen "ödemeler, ödeme vadesini takip eden Praktikere ait ilk ödeme gününde banka havalesi ile yapılır. Ödeme vadesi, mal kabul tarihi veya faturanın Praktikere ibraz tarihinden hangisi sonra ise o tarihten itibaren başlar" ibaresini içeren ödeme başlıklı 4.maddesi ile, 10 maddesinde yer verilen "... teslim edilen malların mülkiyeti muaccel fatura bedelleri derhal ödenirse derhal Praktikere geçer" düzenlemesi nazara alınarak ayrıca davacı üçüncü kişi ve borçlunun tutması zorunlu ticari defterler incelenerek karar verilmesi gerektiği-
İİK. ma. 228/2 uyarınca, davacının istihkak iddiasında bulunmuş olduğu gözetilip iflas idaresine karşı icra mahkemesinde dava açması gerektiği dikkate alınarak göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Şikayet dilekçesinde davalı banka tarafından davacı hakkında yapılan bir takipten söz edilmeyip talebin, haksız banka uygulamasının tespiti ve blokenin iptali davasına ilişkin olduğu, ortada bir icra takibi ve icra müdürlüğünce yapılmış bir haciz ya da icra takip işlemi bulunmadığından, icra mahkemesinin görevsiz olduğu, bu iddianın ancak, genel mahkemelerde açılacak bir davada ileri sürülebileceği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • kayıt gösteriliyor