Davalının kefillik nedeniyle sorumlu olduğu kredi sözleşmesinin tanzim tarihinin 6098 s. TBK.'nun yürürlük tarihinden önce imzalandığı anlaşıldığından, bu kanun hükümlerinin somut olaya uygulanamayacağı-
Davacının borcuna mahsuben ödeme yapıldığı iddiasıyla borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin davada, davalının asıl borçlu adına yaptığı ödemeyi asıl borçludan talep edebileceği, davacı kefilden talepte bulunamayacağı-
Resmi ipotek senedi ve akit tablosunda ipoteğin, kefilin kefaleti için değil, asıl borçlunun borcunu teminen tesis edildiğinin anlaşılması halinde, müteselsil kefil hakkında ihtiyati haciz kararı verilebileceği-
Alacağın rehnin paraya çevrilmesi yoluyla tamamen karşılanamayacağının önceden hâkim tarafından belirlenmesi veya borçlunun iflas etmesi ya da konkordato mehli verilmesi hâllerinde, rehnin paraya çevrilmesinden önce de kefile başvurulabileceği- Borçlunun ifada gecikmesi ve borçluya gönderilen ihtarın sonuçsuz kalması, müteselsil kefil hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi için yeterli olduğu- rehni aşan miktar için asıl borçlu yönünden ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği-
Davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladıkları genel kredi taahhütnamesi nedeniyle dava konusu ticari artı para ve taksitli ticari kredi hesaplarından kullandırılan krediden sorumlu olup davalıların imzasını taşıyan kurumsal kredi kartı üyelik sözleşmesi bulunmadığından davalıların kurumsal kredi kartı borcundan sorumlu tutulamayacakları-
Kefilin sorumluluğu 1 yıllık sözleşme süresi ile sınırlı olup özel olarak yangın gibi zararlandırıcı olaylar nedeniyle sorumlu olacağı ve bunun hangi miktarla sınırlı olduğu kararlaştırılmadığından kefilin sorumluluğuna gidilemeyeceği-