4. HD. 11.04.2023 T. E: 2021/26109, K: 5231
Davacının mukim olduğu Yemen Devleti ve ülkemiz arasında 5718 sayılı Kanun'un 48 inci maddesinde düzenlenen teminattan muafiyetine dair sözleşme ya da fiili karşılıklılık bulunup bulunmadığı noktasında toplanan uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince 5718 sayılı Kanun'un 48 inci maddesi gereğince fiili karşılıklılık ve anlaşma tespit edilemediğinden davacı vekiline ihtarat yapılarak yabancılık teminatı yatırması için kesin süre verildiği, verilen kesin süre içerisinde teminatın yatırılmadığı anlaşıldığından mahkemece davanın usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği-
Türk hâkiminin, yabancı davacının, davaya katılanın veya icra takibinde bulunanın vatandaşı olduğu ülke ile Türkiye arasında karşılıklılık (mütekabiliyet) var ise bu kişiyi teminattan muaf tutacağı-
İtiraz Hakem Heyetince, davacının Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı olan davacının teminattan muaf olup olmadığı hususunun Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü'nden sorularak alınacak yazı cevabına göre, davacının teminat göstermesi gerektiği sonucuna varılırsa, teminatın yatırılması için davacıya kesin süre verilmesi, anılan sürede belirtilen teminatın yatırılmaması halinde istemin usulden reddine, yatırılması halinde ise, dava şartı eksikliği süresinde giderilmiş olacağından işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Hakem Heyetince Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı davacının teminat muafiyetinin bulunup bulunmadığı hususunda araştırma yapılmadan hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Trafik kazasından kaynaklanan ölüm sebebiyle destekten yoksun kalma tazminatı istemi- Suriye uyruklu davacının teminat muafiyetinin bulunup bulunmadığı hususunda araştırma yapılması gerektiği- " Geçici koruma statüsündeki davacılardan teminat alınmaması gerektiğine" ilişkin görüşün kabul edilmediği-
Trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemi-
Türk mahkemesinde dava açan, davaya katılan veya icra takibinde bulunan yabancı gerçek ve tüzel kişiler, yargılama ve takip giderleriyle karşı tarafın zarar ve ziyanını karşılamak üzere mahkemenin belirleyeceği teminatı gösterme zorunluluğu bulunduğu ve davacının teminat göstermesi gerektiği sonucuna varılırsa teminatın yatırılması için davacıya kesin süre verilmesi, anılan sürede belirtilen teminatın yatırılmaması halinde istemin usulden reddine, yatırılması halinde ise dava şartı eksikliği süresinde giderilmiş olacağından işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken doğrudan işin esasına girilmesi doğru olmadığından kararın bu nedenle bozulması gerektiği-
Türk mahkemesinde dava açan, davaya katılan veya icra takibinde bulunan yabancı gerçek ve tüzel kişiler, yargılama ve takip giderleriyle karşı tarafın zarar ve ziyanını karşılamak üzere mahkemenin belirleyeceği teminatı gösterme zorunluluğu bulunduğu ve bu sebeple teminatın yatırılması için davacılara kesin süre verilmesi, anılan sürede belirtilen teminatın yatırılmaması halinde istemin usulden reddine, yatırılması halinde ise, dava şartı eksikliği süresinde giderilmiş olacağından işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, doğrudan işin esasına girilmesinin doğru olmadığı-
Türk mahkemesinde dava açan, davaya katılan veya icra takibinde bulunan yabancı gerçek ve tüzel kişiler, yargılama ve takip giderleriyle karşı tarafın zarar ve ziyanını karşılamak üzere mahkemenin belirleyeceği teminatı gösterme zorunluluğu bulunduğu ve bu sebeple teminatın yatırılması için davacıya kesin süre verilmesi, anılan sürede belirtilen teminatın yatırılmaması halinde istemin usulden reddine, yatırılması halinde ise, dava şartı eksikliği süresinde giderilmiş olacağından işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, doğrudan işin esasına girilmesinin doğru olmadığı-