Taraflar arasında, resmi şekilde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı, daha sonra, adi yazılı olarak muhtelif ek protokoller imzalanmış, en son, yargılama sırasında, yine adi yazılı 08.02.2011 tarihli sözleşme düzenlenmiş ise de, anılan sözleşmede, eldeki davanın konusunu oluşturan uyuşmazlığın çözümü hakkında herhangi bir düzenleme öngörülmediği ve bu hususun, mahkemenin gerekçesinde de izah edilmediğinden, işin esasına girilip toplanacak deliller çerçevesinde bir hüküm kurulması gerektiği- 
Taraflar arasındaki alacak davası-
Davalı iş sahibinin, eser sözleşmesinden kaynaklanan ödemenin yapıldığını yasal delillerle kanıtlaması gerektiği, davalı cevap dilekçesinde yemin deliline de dayanmış olduğundan, davalıya yemin hakkının hatırlatılması, davacı tarafa yemin teklifinde bulunulması halinde gerekli usul işlemlerinin tamamlanarak sonucuna uygun hüküm verilmesi gerektiği-
Yüklenicinin işi bıraktığı veya sözleşmenin feshedildiği davalı tarafça kanıtlanamadığına göre kural olarak işlerin yüklenici tarafından yapıldığı kabul edileceği- İş bedelinin anılan yasanın (818 s. K.) 365. maddesi hükmü uyarınca götürü bedel olarak belirlendiği- İş bedelinin toptan götürü olarak belirlendiği bu gibi durumlarda yüklenicinin işi belirlenen fiyata yapmaya mecbur olduğu- Sözleşmenin toptan götürü bedelli belirlenmesi durumunda yüklenicinin alacağının fizikî oran yöntemi kullanılarak tespiti gerekeceği-
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası-
Eser sözleşmelerinde yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi için, eseri sözleşme ve ekleri fen ve tekniği ile iş sahibinin ondan beklediği amaca uygun olarak tamamlayıp teslim ettiğini ya da iş sahibinin teslim almaktan kaçındığını yasal delillerle kanıtlamak zorunda olduğu- Mahkemece davacının üretip de davalının teslim almaktan kaçındığı ambalajların bulunduğu yer davacıdan sorulup tespit edildikten sonra, konusunda uzman teknik bilirkişi marifetiyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak ambalajların sözleşme ve eklerine uygun olup olmadıkları ve hak edilen bedel konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp sonucuna uygun ve bedeline hak kazanıldığı tespit edilecek ambalajların davalıya teslimi suretiyle bir karar verilmesi, ihtarname masrafı yargılama giderlerinden olduğundan davacının yargılama giderlerine dahil edilip, haklılık oranında paylaştırılması ve bu halde alacağın varlığı, istenebilir olup olmadığı ile miktarı yargılamada alınan bilirkişi raporuyla saptanmış olacağından icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerektiği-
Taraflar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin dava konusu taşınmaza ilişkin olduğu, ancak bu yerde inşaat yapılabilmesinin taşınmazın dava dışı komşu parsel ile tevhit edilmesine bağlı olduğu, sözleşme kapsamı ile bu husus tarafların kabulünde olup tevhit işlemine engel olacak herhangi bir davranıştan kaçınmaları zorunlu iken tevhit işlemi için belediyeye başvurulup herhangi bir engel bulunmadığı anlaşılmış iken bu aşamada ahde vefa kuralı gereğince sözleşmeye uygun davranılması gerekirken davalı arsa sahibinin tevhit talebinden vazgeçtiği ve sözleşmenin ifa edilmesine herhangi bir haklı sebebi olmaksızın engel olduğu, sözleşmedeki taahhütleri nazara alındığında ve davalının herhangi bir irade fesadı hali ileri sürmemesi karşısında, mahkemece davacı yüklenicinin sözleşmeden dönme işleminin yerinde olduğu kabul edilerek sözleşmede vazgeçme hali kararlaştırılan cezai şartın da davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği-
İnşaatın bitim tarihinin 27.02.2010 tarihi olacağı, iskân ruhsatının ise 02.08.2010 tarihinde alındığı, bu nedenle davalı yüklenicinin 5 ay 3 günlük bir gecikmesinin bulunduğu-12.11.2010 tarihinde temerrüde düşeceği ve davalı yüklenici için ticari olan iş, davacı için de ticari sayılacağından bu tarihten itibaren avans faizi işletilmesi gerektiği, davacının davasını sadece bir kez ıslah edebileceği göz önüne alınarak birinci ıslah dilekçesi doğrultusunda taleplerinin esas alındığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü gerektiği-
Uğranılan kira kaybı şeklinde talep edilen gecikme tazminatının 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu dikkate alınarak, davacının gecikme tazminatı alacağının doğup doğmadığı incelenip, sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerektiği- Taraflar arasında daha önce görülen davada, arsa sahibince havuzun yapımı için nama ifa talebinde bulunulduğu ve mahkemece bu istemin kabul edilerek nama ifaya izin verilmesinin yanında; ifanın sağlanabilmesi için avans niteliğinde belirlenen miktarın arsa sahibine ödenmesine karar verildiği, hüküm altına alınan bu bedelin avans niteliğinde olması nedeniyle arsa sahibince bedeli nama ifaya konu iş veya işlerin yapımında yetersiz kalması halinde bakiye kısmın bedelinin tahsili istenebileceğinden, bilirkişiden rapor alınarak, nama ifa kararının kesinleştiği tarihe, havuzun imali için geçebilecek sürenin eklenmesi ile bulunacak tarih itibariyle geçerli serbest piyasa rayiçleri esas alınarak, hesaplanacak havuzun imal bedeline göre karar verilmesi gerektiği-
Davacı tarafın ilk sözleşmeye göre yapılan inşaattaki paylaşımın ilk sözleşmeye göre yapılmadığı, yüklenicinin sözleşme hükümlerine aykırı hareket ettiği iddiasına ilişkin uyuşmazlığın esasına girilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-