Mahkemece öncelikle alacaklının şikayet istemi hakkında bir karar verilerek istemin sonuca bağlanması, şikayet kabul edilmediği takdirde terditli açılan davada istihkak davası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, şikayet talebi hakkında olumlu-olumsuz bir karar verilmeksizin istihkak davası ile ilgili olarak yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu-
Dava dilekçesinde alacak miktarının ne olduğu hususunda herhangi bir açıklama yapılmadığı, dava açılırken gösterilen değerlerin ise alacak talebine ilişkin olmayıp tapu iptali ve tescil talebi yönünden harca esas değer olduğu anlaşılmakla mahkemece, davacı vekiline HMK 31. maddesi gereğince alacak talebi yönünden talep miktarlarını açıklamak ve harcını tamamlamak üzere süre ve imkan verilmesi gerektiği-
Terditli davalarda iddia edilen taleplerden biri veya birkaçının reddedilmiş olması, tüm kademeli talepler reddedilmedikçe karşı taraf lehine avukatlık ücreti takdirini gerektirmeyeceği-
Asıl ve birleştirilen davada davacılar bakımından ihtiyari dava arkadaşlığı, yargılamada ölen davacıların mirasçıları açısından mecburi dava arkadaşlığı olduğu, diğer yandan davacılar tarafından hüküm altına alınması istenen talepler dikkate alındığında; tapu iptali ve tescil, tenkis, tazminat taleplerinin terditli talep niteliğinde olduğu, terditli taleplerde netice itibariyle tek bir talebin bulunduğu, her talep bakımından ayrı dava olarak kabul edilemeyeceği, ne var ki ecrimisil talebi yönünden, tapu iptali ve tescil talebi kabul edilmesi halinde ecrimisile de hükmedileceği nazara alındığında bu talep bakımından terditli talepten söz edilemeyeceği ayrı bir talep söz konusu olup davaların yığılması söz konusu olduğu açıktır. Usuli kazanılmış hak ilkesi de gözetilerek ihtiyari dava arkadaşlarının her birinin miras paylarına karşılık istemiş olduğu dava değeri bulunarak terditli talepler bakımından tek vakelet ücretine, ecrimisil talebi yönünden de ayrı bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir.
Tapu iptali ve tescil talebinin yanı sıra terditli olarak sebepsiz zenginleşmeden doğan alacağın tahsili isteminde de bulunulduğundan, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemi hakkında toplanmış ve/veya toplanacak olan deliller değerlendirilerek sonucuna göre olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerektiği-
(Asıl davada) hile hukuksal nedenine dayalı üyelik iptali, olmazsa tazminat istemi ile (birleştirilen davada) üyelik iptali, tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istemi- Dava konusu taşınmazın kayıt malikinin asıl davada davalı olmasına rağmen davacının asıl davada tapu iptali ve tescili talebi olmadığı, birleştirilen davada davalının kayıt maliki olmamasına rağmen birleştirilen davada tapu iptali ve tescili talebi ile terditli diğer taleplerin olduğu ve birleştirilen davanın bağımsızlığını koruduğu gözetilmeden her bir dava yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmaması ve ayrıca kayıt malikine karşı bir talep olmamasına rağmen tapu iptali ve tescile hükmedilmesinin hatalı olduğu- Hile hukuki nedenine dayalı olarak açılan davalarda hak düşürücü süre söz konusu olduğundan davanın süresi içerisinde açılıp açılmadığının resen araştırılması gerektiği-
Terditli olarak açılan davada öncelikle malların iadesi talep edilerek bedel iadesi ikincil nitelikte kaldığından, davacının yazılı taleplerinin yalnızca para alacağı içermediği, para alacağının feri nitelikte olduğu gözönünde bulundurularak, davanın zorunlu arabuluculuk şartına tabi olmayacağının kabulü gerektiği-
Terditli davalardaki taleplerden biri asıl talep ikincisi fer'i talep olup, mahkemece asıl talebin esastan reddine karar vermedikçe, fer'i talebin incelenemeyeceği ve karara bağlanamayacağı-
Uyuşmazlık konusu taşınmazın tarla niteliğiyle kadastro tespitinin kesinleşme tarihiyle davanın açıldığı tarih gözetildiğinde 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3.fıkrasında yer alan on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, mahkemenin bu yöne ilişkin görüşü biçimsel olarak doğru olsa da, tarafların kabul beyanları nazara alındığında, malik ...’in davalı gösterilen tüm mirasçılarının usulüne uygun kabul beyanı bulunup bulunmadığının dosya kapsamından anlaşılamadığı, açıklanan nedenle, tüm mirasçıların kabul beyanları olup olmadığı yeterince araştırılmadan, var ise (hepsinin kabulü halinde) kabul beyanlarına üstünlük tanınmak suretiyle dosya kapsamında uygun bir karar verilmesi gerekirken doğrudan hak düşürücü süreden davanın reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı- Mahkemece, dayanılan hukuki sebeplerden haricen satın alma ve zilyetlik hukuki nedenine yönelik davanın reddine karar verilmesine rağmen (terditli) temliken tescil talebi yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesinin doğru olmadığı-
Terditli istemlerde ilk talebin değerlendirilmesinin zorunlu olduğu, bu nedenle inşaatın tamamlanarak iskan alındığı da dosya kapsamından anlaşıldığından, her ne kadar arsa sahiplerine verilecek daireler sözleşmeye göre belirenmiş değil ise de, yüklenici elinde davacıya teslim edilebilecek daire var ise davacının daire veya bedelini istemek konusunda seçimlik hak kullanabileceğinin kabulü gerekeceği, davacıya bu hak tanınmadan tapu iptal ve tescil isteminin reddinin hatalı olduğu-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • kayıt gösteriliyor