Takip dayanağı çekin muhatap bankaya ibraz edilmesine rağmen, ibraz tarihinin yazılı olmaması halinde, takip dayanağı belge kambiyo senedi vasfını taşımadığından mahkemece, İİK'nun 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmesi gerektiği- Takibin iptali kararının yasal dayanağı İİK'nun 170/a maddesi olduğundan ve bu maddede tazminat öngörülmediğinden, alacaklının tazminatla sorumlu tutulmasının isabetsiz olduğu-
Takip dayanağı çek, süresi içerisinde bankaya ibraz edilmediğinden kambiyo senedi vasfını taşımadığı gibi, takip yapan alacaklının da takip yapmakta yetkili hamil olmaması nedeniyle, icra mahkemesince, itiraz eden borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Muhatap bankaya ibrazedilmesine rağmen ibraz tarihinin yazılı olmadığı çeke dayalı başlatılan icra takibi keşide tarihinden itibaren 10 gün içerisinde başlatıldığından, keşide edildiği yer ile ödeme yeri aynı olan takibe konu çekin yasal sürede muhatap bankaya ibraz edildiğinin kabulü gerektiği-
Takibe dayanak çekte düzeltilen keşide tarihi üzerindeki paraf imzasının keşide yerinde mevcut keşideci imzası ile aynı el ürünü olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece "paraf imzanın keşideciye ait olmadığı iddiasının ciranta tarafından ileri sürülemeyeceği" gerekçesiyle istemin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Çekin süresinde muhatap bankaya ibraz edildiğinin (ibraz günü de gösterilmek suretiyle) çekin üzerine yazılmış olan tarihli bir beyanla tespit edilmesi grektiği, aksi taktirde alacaklının müracaat hakkını kaybedeceği- Takibe konu çekin muhatap bankaya ibrazı üzerine banka tarafından "keşideci imzası tutmadığından işleme alınamamıştır" şeklinde şerh düşüldüğü ancak herhangi bir ibraz tarihi bulunmadığı görüldüğünden, alacaklının TTK. mad. 796 ve 808 gereğince müracaat hakkını kaybetmiş olduğu ve bu durumda takip dayanağı söz konusu belge kambiyo senedi vasfını taşımadığından "adi havale" niteliğinde olup, borçlunun borcu kabulü de bulunmadığından, bu belgeye dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı ve (borçlu yönünden) takibin iptali gerektiği-
Takip dayanağı söz konusu çekin muhatap bankaya ibraz edilmediği görüldüğünden kambiyo senedi vasfını taşımadığı, adi havale niteliğinde olduğu, borçlunun borcu kabulü de bulunmadığından, bu belgelere dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı-
Takip dayanağı çek, ibraz tarihi bulunmadığı görülmekle kambiyo senedi vasfını taşımadığından (adi havale) icra mahkemesince öncelikle İİK'nun 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Davacının dava konusu çeki ticari alışverişleri nedeniyle ciro yoluyla elde ettiğini iddia ettiği, davalının ise polis merkezinde verdiği ifadesinde çeki boş olarak çaldırdığını, daha sonra ise imzalayarak ve fakat bedelsiz olarak dava dışı şirkete teminat olarak verdiğini beyan ettiği, dava dışı şirketin de dava konusu olan ve teminat olarak verilen çekin iade edildiğini gösterir belgeyi ibraz ettiği davada, anılan belgenin davacının dışında düzenlenmiş olup davacıyı bağlamadığı, çekin davacının elinde olduğu ve çek üzerindeki cirolara göre davacının bu çeki, düzenli bir ciro silsilesi sonunda elde ettiği; davacının yetkili hamil olduğunun kabulü ile ispat külfetinin davalıda olduğu-
HMK.nun 207. maddesi uyarınca, senetteki düzeltmelerin keşideci tarafından paraf edilmesi gerekeceği, aksi taktirde bu düzeltmelerin yok hükmünde sayılacağı – Tahrifat iddiasının incelenmesin HMK.nun 266. maddesi gereğince bilirkişi vasıtasıyla yapılması gerekeceği-
Takip dayanağı çekin, muhatap bankaya TTK'nun 796/1. maddesinde belirtilen yasal süre içerisinde ibraz edildiği anlaşılmış olup, ayrıca bir protesto çekilmesine gerek olmaksızın hamilin, borçlu hakkında takip yapmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-