İmzalı ücret bordrolarının bulunması halinde bordroların ait olduğu aylar yönünden talebin reddine karar verilmesine ilişkin bozma gerekçesinin dosya içeriğine uygun düşmediği, davacının on yıldan uzun bir süreye ilişkin tespit talebi yönünden dinlenen tanıkların niteliği ve çalışma süreleri gözetildiğinde beyanlarının hüküm kurmaya yeterli olmadığı-
Davacının zorunlu sigortalılık koşullarını taşıyıp taşınmadığı tartışılmadan, sadece ihtilaf konusu döneme ait prim borçlarının tahsil edildiği, uzun süre bu primleri kullandıktan sonra, davacının sigortalılığının iptal edilmesinin M.K. 2.maddesindeki iyi niyet kuralları ile bağdaşmayacağı, bu nedenle davanın kabulüne dair kararda direnilmesinin isabetsiz olduğu-
6100 s. HMK'nun 294/3, 297, 298/2 ve 321.maddesi hükümlerine uygun bir hüküm fıkrasının oluşturulmadığı; kısa kararın hüküm fıkrasında yalnızca "davanın kısmen kabul kısmen reddine, davacı tarafın hafta tatili ücreti ve yıllık izin ücreti taleplerinin reddine, diğer taleplerin kabulüne" denilmekle yetinildiği, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmediği-
Kayıt ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeni ile, Kurum tarafından davacıya verilen idari para cezasının ödenmemesi üzerine, 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre davacı hakkında başlatılan icra takibi sonucu, davacının yaşlılık aylığına konulan haciz işleminin usul ve yasaya uygun olduğu, davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesinin ise hatalı olduğu-
Yargıtay'ın bozma kararlarına karşı verilen direnme kararının temyizi halinde dava dosyasının, önce kararı veren daireye gönderileceği, direnme kararlarının daireler tarafından öncelikle inceleneceği, kararı veren daire, direnmeyi yerinde görürse kararı düzelteceği; yerinde görmezse talebi on gün içinde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na iletmesi gerekeceği-
6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun'un 40.maddesi gereğince 5521 sayılı Kanun'a eklenen geçici 2.maddesi ile "Bölge adliye mahkemelerinin 5235 sayılı Kanunun geçici 2'nci maddesi uyarınca Resmi Gazete'de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, Yargıtay'ın bozma kararlarına karşı verilen direnme kararının temyizi halinde dava dosyasının, önce kararı veren daireye gönderileceği- Direnme kararları daireler tarafından öncelikle inceleneceği, kararı veren dairenin, direnmeyi yerinde görürse kararı düzelteceği; yerinde görmezse talebi on gün içinde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na iletmesi gerekeceği-
İş aktinin feshinin geçersizliğine ilişkin Yargıtay Özel Dairesi'nce verilen bozma kararının kesin olup, direnme yolunun kapalı bulunduğu gözetilerek, Özel Daire bozma ilamına uyulmak gerekeceği-
Taraflara yüklenen borç ve tanınan hakkın sıra numarası altında belirtildiği açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar ve buna uygun gerekçeli karar oluşturulması gerekeceği-
Bölge adliye mahkemelerinin 5235 sayılı Kanunun geçici 2'nci maddesi uyarınca Resmi Gazete'de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, Yargıtay'ın bozma kararlarına karşı verilen direnme kararının temyizi halinde dava dosyasının, önce kararı veren daireye gönderileceği, direnme kararlarının daireler tarafından öncelikle inceleneceği, kararı veren dairenin, direnmeyi yerinde görürse kararı düzelteceği; yerinde görmez ise talebi on gün içinde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na iletmesi gerekeceği-