Davacı ve davalı dilekçe ile tanıklarını bildirip, bildirdikleri tanıkların dinlenilmesinden açıkça vazgeçmediklerinden; mahkemece, tarafların bildirdikleri tanıkların da dinlenerek delillerin hep birlikte değerlendirilip karar verilmesi gerektiği- 
Tebligatı davalı namına alan şahsın davalıyla alakası belirlenemediği gibi, hangi sebeple okul müdürüne tebligat yapıldığı da belirtilmemiş, mazbatada bu yönde bir açıklamaya da yer verilmemiş olup, bu durumda dava dilekçesi ve duruşma gününün davalıya usulüne uygun tebliğ edildiği kabul edilemeyeceğinden; velayetin değiştirilmesi davasında, davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmeden, gösterdiği takdirde delilleri toplanmadan yazılı şekilde hüküm tesisi yapılamayacağı-
Davalı annenin yeniden evlenmiş olup 2004 yılından beri İstanbul'da yaşadığı, davalı annenin dava konusu çocuğu babaanneye teslim ettiği, yanına almayarak, velayetle ilgili görevlerini yerine getirmediği, Türk Medeni Kanunu’nun 183. ve 349. maddesi koşullarının gerçekleştiği-
Velayete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesi velayetin kaldırılmasının gerektirmez ise de, çocuğun menfaati gerektirdiğinde, velayet sahibi değiştirilebileceği gibi, durum ve koşullara göre velayet kaldırılarak çocuğa vasinin de atanabileceği, velayet hakkına sahip olan baba, küçük Z.'i terk ettiğine ve çocuğun davadan önce ve halen kardeşiyle birlikte teyzesinin yanında kaldığı toplanan delillerle gerçekleştiğine göre, bu çocuğun velayetinin babadan alınmasına karar verilmesi ve küçüğe vasi atanması için yetkili vesayet makamına durumun ihbar edilmesine karar verilmesinin gerekeceği-
Yeniden evlenmenin tek başına velayetin değiştirilmesini gerektirmeyeceği, babanın velayetin değiştirilmesini gerektiren ilgisizliği de kanıtlanamadığından davanın reddinin gerekeceği-
Velayetin değiştirilmesi davasıyla ilgili olarak davalıya duruşma günü ve dava dilekçesi tebliğ edilmediğinden; mahkemece, davalıya usulüne uygun biçimde tebligat yapılıp, gösterdiği takdirde delilleri toplanarak, karar verilmesi gerektiği-
Toplanan delillerden, velayet sahibi davalı-davacı annenin evlilik dışı olarak Isparta'da bir başka erkekle birlikte yaşamaya başladığının, bu kişiden iki çocuğu olduğunun, velayet davasına konu çocuğunu Kırıkhan'a annesinin yanına gönderdiğinin; çocuğa yeterince bakılmadığı gibi, gelişiminin de yetersiz kaldığının anlaşıldığı, velayet kamu düzeniyle ilgili olmakla, velayet düzenlemesini etkileyecek gelişmelerin hüküm verilinceye kadar değerlendirilmesinin gerekeceği-
Çocukların idrak çağında olmadığı bu nedenle görüşlerine başvurma olanağı bulunmadığı gözönüne alındığında; velayet değişiminin çocukların menfaatine olup olmayacağı konusunda 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5. bendinde belirtilen uzman bilirkişi veya bilirkişilerden görüş alınarak bir değerlendirme yapılıp, velayet düzenlemesi yapılmasının gerekeceği-
Dosyada, çocuğun tercihinin, onun yüksek çıkarına aykırı düşeceğine ilişkin bir delil ve olgunun bulunmadığı, dinlenen tanık beyanlarından da, velayet hakkına sahip olan annenin başka biriyle evlendiğinin ve çocuğa bakmadığının, bu sebeple çocuğun iki yıl kadar önce babasının yanına geldiğinin anlaşıldığı, velayetin babaya verilmesi gerekeceği-
Velayeti davalı babada olan çocukların üvey annelerinin çocukları istemediğini beyan ettiği ve babanın da çocuklarla evlendikten sonra yeterince ilgilenmediği, anneleriyle kalmak isteyen çocukların beyanları doğrultusunda velayetin değiştirilmesi gerektiği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • kayıt gösteriliyor