Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemi-
Davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazların değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili-
Davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili-
Davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemi-
Davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemi-
Davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin sorumlu idareden tahsili istemi-
Enerji nakil hattı yenileme çalışmaları kapsamında alınan kamu yararı kararına istinaden taşınmazdan geçirilen pilon yerinin kamulaştırma bedelinin tespiti ile idare adına tesciline karar verilmesi talep edilen davada; kısmi kamulaştırma nedeniyle kalan kısmın kıymetinde eksilme meydana geldiği takdirde, bu eksilen değer miktarı kamulaştırma bedeline ekleneceği- Taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan bölümünün yüzölçümü, geometrik durumu ve dava konusu pilon yeri kamulaştırılması nedeniyle arta kalan alanda yapılaşma yönünden kısıtlama getirilmediği hususu dikkate alındığında bu kısımda değer azalışı olamayacağı-
Taşınmazın, davalı idare tarafından kamulaştırdığı ve murisleri tarafından tezyidi bedel davası açıldığı, kamulaştırma işlemi kesinleştiğinden aradan geçen zaman gözetilerek bedelin güncellenmesinin söz konusu olmadığı-
Dava konusu taşınmazların 1962 tarihli hava fotoğraflarında yol olduğu belirtildiği, 05.12.2017 tarihli fen bilirkişi ek raporuna göre ise taşınmazların 1956 tarihli hava fotoğrafına göre yol olarak kullanılmadığının tespit edildiği, dolayısıyla dava konusu 291 parselin ifraz görmesiyle oluşan taşınmazlara idare tarafından 1962 tarihinde el atıldığının kabulünün gerektiği, buradan hareketle Özel Dairece 03.12.2019 tarihli geri çevirme kararı ile taşınmazın 1962 el atma tarihi itibariyle imar planı içerisinde olup olmadığı, belediye veya mücavir alan sınırları içinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığının ilgili kurumlardan sorulması istenildiği, İ.iye Köyü .... parsel sayılı taşınmazın 1962 yılı itibariyle imar durumu bilgisi ve belgesine rastlanılmadığından bu nedenle dava konusu taşınmazın el atıldığı tarihte (1962) belediye ve mücavir alan sınırları içinde bulunmadığı anlaşıldığından taşınmazın arsa olarak kabul edilmediği- Mahkemece taşınmazın ana yol kenarında olması nedeniyle çevresinin ticari açıdan çok geliştiği ve meskun hâle gelmesi nedeniyle arsa kabul edildiği, mahkemenin bu kabulünün dosya kapsamı ve taşınmazların fiili durumu dikkate alındığında usul ve yasaya uygun olduğu, dolayısıyla direnme kararı uygun olup, diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerektiği görüşü ileri sürülmüş ise de bu görüş Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmediği-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle taşınmazın el atma tarihi itibari ile arsa vasfını kazanmadığı anlaşıldığından, arazi niteliğinde olduğu cihetle Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki hükümde direnilmesinin doğru olmadığı-
Taşınmaz malın değerinin tespitinde, kamulaştırmayı gerektiren imar ve hizmet teşebbüsünün sebep olacağı değer artışları ile ilerisi için düşünülen kullanma şekillerine göre getireceği kârın dikkate alınmayacağı- Arazinin değerinin, taşınmazın fiilen ekilebilir ürün münavebesine göre hesaplanan brüt gelirinden, münavebe ürünlerin üretim masraflarının çıkarılması ile bulunan net gelirinin kapitalizasyon faizine bölünmesi ile bulunacağı- Kapama bahçe niteliğindeki taşınmazlarda ise, üzerinde bulunan ve taşınmaza kapama bahçe niteliği veren ağaçların yıllık net ürün gelirinin kapitalizasyon faizi ile kapitalize edilerek kamulaştırma bedelinin belirlenmesi gerektiği- Bir yıl içinde bölgede satışı yapılan tüm arazilerin tespit edilen ortalama dekar fiyatının, aynı arazilerin ortalama net geliri saptandıktan sonra her iki ortalama rakamın birbirine olan oranının, kapitalizasyon faiz oranını ifade edeceği- Arazinin getirisi aynı kalmak şartıyla kapitalizasyon faiz oranı düştükçe arazi niteliğindeki taşınmazın değerinin yükseleceği, oran yükseldikçe ise düşeceği-