Raporda siloların fabrikanın amacına uygun çalışarak üretim yapması için gerekli ve zorunlu oldukları, ancak siloların fabrikaya zarar vermeden sökülebileceği ve fabrikanın mütemmim cüz’ü niteliğinde olmadığı şeklindeki değerlendirmelerin çelişkili olduğu, bu hali ile söz konusu raporun uyuşmazlık konusu olayın çözümüne yeterli açıklık ve netlikte olmayıp hüküm kurmaya elverişli olmadığı, bu durumda, mahkemece yapılacak işin; şikayete konu mahcuzların gerçekte TMK.nun 684 ve 686. maddelerinde açıklandığı gibi, mütemmim cüz ve teferruat niteliğinde olup olmadıkları, konusunda uzman bilirkişilerden Yargıtay denetimine uygun ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte rapor- ek rapor alınarak usulüne uygun olarak tespit edildikten sonra, mütemmim cüz ve teferruat niteliğinde olduklarının belirlenmesi halinde, TMK.nun 686/1 ve 862/1 maddeleri gereğince rehin kapsamında kaldıklarından haczedilemeyecekleri göz önünde tutularak; mütemmim cüz ve teferruat niteliğinde bulunmayan mahcuzların ise haczedilebilecekleri düşünülerek sonucuna göre bir karar verilmesinden ibaret olduğu-
TMK'nin 862. maddesine göre rehin, taşınmazı bütünleyici parçaları ve eklentileri ile birlikte yükümlü kıldığından, ipotek akit tablosunda yazılı olmasa bile ipotekli taşınmazın eklentisi niteliğindeki menkullerin taşınmazdan ayrı olarak haczedilip satılamayacağı-
TMK mad. 686 uyarınca haczedilen menkullerin neler olduğunun, niteliklerinin, özelliklerinin, hurda niteliğinde olup olmadıklarının, teferruat listesinde yer alıp almadıklarının, ana taşınmazın nerelerine bağlı olduklarının, ana taşınmaz zarara uğratılmadan, yapısı değiştirilmeden ve yok edilmeden ana taşınmazdan ayrılmasının ve taşınmasının neden mümkün olmadığının hiçbir tereddüte mahal bırakmayacak şekilde bilirkişi vasıtasıyla tespit edilerek, neticede bu araştırma ve inceleme sonucu elde edilen bilgiler ile dosyadaki diğer delillerin birlikte değerlendirilmesi ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Tesis edilen ipoteğin, ipotek resmi senedine göre, taşınmaz ile birlikte teferruat, mütemmim cüz ve müştemilatlarını da kapsadığı, dolayısıyla TMK. mad. 862 uyarınca, alacaklı lehine tesis edilen ipoteğin, taşınmazı bütünleyici parçaları ve eklentileri ile birlikte yükümlü kılacağı- İpotekli taşınmazın eklentisi niteliğinde kabul edilen forkliftin de ipotek kapsamında olduğu, borçlunun ihalenin feshi talebinde ileri sürmüş olduğu bahse konu menkul malların ipotek kapsamında olmadığı ve ilgili malların üzerinde haczin bulunmadığına dair itirazlarını yapılan kıymet takdirine itiraz davasında ileri sürmediği ve bahsi geçen menkullerin satışa konu edilip kıymet takdiri yapılamayacağına dair şikayetinin bulunmadığı görüldüğünden, satış ilanında yer alan taşınmazlar ile makine ve teçhizat olarak geçen tüm ekipmanların satışının yapıldığı ihalede herhangi bir usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı- Satışa konu taşınmazın üzerindeki yapının fabrika olması itibariyle; müştemilatı, makine ve teçhizatlarının ayrıca bir ihalesi söz konusu olmayıp, içerisinde bulunduğu fabrika ile birlikte bir bütün halinde ihale edildiği, dolayısıyla ihaleye konu olan taşınmazlar ile içerisinde mevcut olan müştemilatı, makine ve teçhizatların satışında, bir kısım için ihalenin feshinin kabulü, bir kısmı için ise; ihalenin fesih talebinin reddi sonucunu doğuracak şekilde, “forklift bakımından şikayetin kabulüne, forklift dışındaki diğer tüm davaya konu ihaledeki mallar bakımından şikayetin reddine,” şeklinde hüküm kurulmasının mümkün olmadığı-
Mütemmim cüz niteliğindeki şeylerin, taşınmazdan ayrı haczedilemeyeceği- Bu konudaki şikayetin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle süresiz olarak yapılabileceği-
İİK. mad. 83/c uyarınca, taşınmaz rehninin mevcudiyeti halinde eklenti niteliğindeki menkuller taşınmazdan ayrı olarak haczedilemeceği- Makinelerin, ipotek kapsamında olup olmadığının tespiti için ipotek akit tablosunda yazılı olup olmamaları sonuca etkili olmadığı, niteliği itibariyle de makinelerin eklenti vasfında olmaları gerektiği- Mahkemece, mahcuz makinelerin eklenti olup olmadığı konusunda yeniden denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, mahcuzların mütemmim cüz veya teferruat kapsamında olup olmadığının tespit edilmediği, gerekçesi belirtilmeden ana taşınmazdan ayrılmasının mümkün olmadığı yönündeki denetime elverişli olmayan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Makinelerin, ipotek kapsamında olup olmadığının tespiti için ipotek akit tablosunda yazılı olup olmamaları sonuca etkili olmayıp, niteliği itibariyle de makinelerin eklenti vasfında olmaları gerekip ihalesi yapılan taşınmazda bulunan makinelerin teferruat (eklenti) niteliğinde olup olmadığının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Taşınmaz üzerinde ipotek bulunmasa da, TMK. mad. 684/1 uyarınca; bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da (mütemmim cüzüne de) malik olduğundan, bütünleyici parçanın (mütemmim cüzün) taşınmazdan ayrı olarak haczedilemeyeceği- İcranın geri bırakılmasına ilişkin mahkeme kararı bulunduğundan ve dolayısıyla hacizlerin kendiliğinden kalktığından bahisle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmişse de, bu karar şikayetin esasının incelenmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş olup, mahkemece bozma ilamına uyularak yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu verilen raporda; şikayete konu trafoların, taşınmazın mütemmim cüzü niteliğinde olduğu bildirildiğinden, mahkemece, İİK'nun 83/c ve TMK'nun 684/1. maddeleri gereğince, mahcuzlar üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
TMK. mad. 686 uyarınca, teferruat niteliğinde olduğu anlaşılan mahcuzlar rehin kapsamında kaldığından, ipotek akit tablosunda yazılı olmasalar da, bunların İİK. mad. 83/c uyarınca taşınmazdan ayrı haczedilemeyecekleri-