Tebligat mazbatasını çıkaran merci tarafından T.K.'nun 23/1-8. ve Yönetmeliğin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği için dağıtıcının kendiliğinden satış ilanı tebliğ işlemini T.K.'nun 21/2. maddesi uyarınca yapmasının yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu, bu nedenle, sözü edilen tebligatın usulüne uygun yapıldığını söyleyebilme olanağı bulunmadığı gibi takip dosyası arasında bulunan 30.12.2011 tarihli genel kredi sözleşmesinde borçlunun adresi olarak geçen adres bulunduğu halde, bilinen bu adrese tebligat çıkarılmadan; mernis adresinin bilinen son adres olarak kabulü ile bu adrese tebligat gönderilmesinin doğru olmadığı-
Beyanda bulunan ve kendisine haber verilen komşunun adı ve soyadı tespit ve tevsik edilmeksizin Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığı-
İhalenin feshini isteyen borçlu adına çıkartılan satış ilânının, "Dumlupınar Mah. 420. Sok. No:3/2 Gölcük-Kocaeli" adresinde “ adresin kapalı olması sebebiyle muhatabın çarşıya gittiğini söylemesi üzerine tebliğ imkansızlığı sebebiyle mahalle muhtarına teslim edildi, 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırıldı, komşusu ......'a haber verildi, komşu imzadan imtina etti” şerhi ile 13.12.2013 tarihinde muhtara teslim edilerek tebliğ edildiği görülmüş ise de, muhatabın adreste bulunmama sebebi ve tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmeyeceği, Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1.maddesinde sayılan kişilerden sorularak, tespit ve tevsik edilmeksizin Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığı-
Tebligatta bilgisine başvurulan komşunun ismi alınmadan tebliğ işlemi yapıldığından, yasa ve yönetmelik hükümleri uyarınca tebligatın usulsüz olduğunun kabulü gerekeceği-
Kişiye önce bilinen en son adresi esas alınarak (bilinen bir adresi yok ise adres kayıt sistemindeki adresi esas alınarak) Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebligat çıkartılması, adres tebligata elverişli değilse ya da tebligat yapılamazsa adres kayıt sistemindeki adresine buna ilişkin şerh de düşülerek 21/2. madde uyarınca tebligat çıkartılması gerekeceği- 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesinin zorunlu olduğu- Borçlunun bilinen adresine daha önceden tebligat yapılmış olup, söz konusu adresin tebligata elverişli olmadığı (bu adreste artık borçluya tebligat yapılamadığı) tebliğ memurunca araştırılıp tespit edilmeden söz konusu adres mernis adresi de olsa doğrudan Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre işlem yapılamayacağı gibi, tebligatta Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesinde öngörülen; "Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda tebligatın TK'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması"na dair meşruhat bulunmadığından tebliğ işleminin TK'nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30. maddesine göre yapılması gerekirken dağıtıcının kendiliğinden TK'nun 21/2. maddesine göre işlem yapmasının kanuna aykırı olduğu-
Borçlu vekilinin, satış ilanının tebliğ edilmediği iddiası ile fesih isteminin, tebligatın usulsüz yapıldığı iddiasını da kapsadığı-
Söz konusu tebligatta, borçlunun işte olduğuna ilişkin araştırmanın, komşudan sorularak yapıldığı belirlenmiş ise de bu beyanı yaptığının tevsiki için bu şahsın imzası alınmadığı gibi imzadan imtina edip etmediği de tebligat evrakına yazılmamış olup, bu durumda tebliğ işleminin, 7201 Sayılı Kanun'un 21/1. ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 30 ve 35. maddeleri hükümlerine uygun olarak yapılmadığından usulsüz olduğu-
İİK.nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya (varsa vekiline) tebliğ edilmesi gerekeceği, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebi olup, borçlu vekiline satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesinin de aynı hukuki sonuçları doğuracağı, İİK'nun 134/7. maddesi uyarınca borçluya (varsa vekiline) satış ilanı tebliğ edilmemiş ya da usulsüz tebliğ edilmiş ise satışı öğrendiği tarihten itibaren yedi günlük sürede ihalenin feshini isteyebileceği-
Borçluya gönderilen satış ilanı tebliğ mazbatası elde edilemediğinden tebligatın usulüne uygun olup olmadığının denetlenemediği, PTT Müdürlüğü'nün yazı cevabından da, TK'nun 21/2. maddesine göre tebliğ işlemi yapılabilmesi için gerekli olan ve şerhin tebliğ mazbatasında yazılıp yazılmadığının, bunun yanı sıra tebligat üzerinde muhtarın kaşe ve imzası ile dağıtıcı kaşe ve imzasının bulunup bulunmadığının da anlaşılamadığı, bu durumda satış ilanı tebliğ işleminin usulüne uygun olarak yapıldığından kesin olarak bahsedilemeyeceği-
Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-  Borçlu şirketin, tebliğ işleminin yapıldığı tarih itibariyle ticaret sicilinde kayıtlı yeni adresi farklı olup ilan edildiği halde bu adresi yerine borçlu şirketin eski adresinde yapılan tebligatın usulsüz olduğu- Tebligatta şirket yetkilisinin geçici olarak çarşıya gittiğine yönelik beyanı veren şahsın kim olduğu belli olmadığından, imzası ya da imzadan kaçınmış ise bu hususa da yer verilmediğinden tebligatın bu nedenle de usulsüz olduğu- İhalenin feshine karar verilmesi halinde, buna bağlı olarak da ortada geçerliliğini ve varlığını sürdüren usulüne uygun bir ihale bulunmadığından İİK’nun 133. maddesine dayalı işlem yapılması ve re’sen tamamlayıcı ihale yapılmasının da mümkün olmadığı-