Davacı alacaklı vekili, özel vekaletnameye dayanarak dava açmış olup davacı alacaklı vekilinin yeni vekaletname ibraz etmesi için davacı alacaklı vekiline ve davacı alacaklı asile gönderilen muhtıra ile eksikliğin giderilmesi için 7 günlük kesin süre verilmiş ancak verilen sürede eksikliğin giderilmediği anlaşıldığından, mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi için kararın bozulması gerektiği-
Usul hukukunda yer almamakla birlikte, uygulamada tefhimden sonra temyiz süre tutum dilekçesi veya kararın tebliğinden sonra gerekçeli temyiz dilekçesi sunmak suretiyle kararın temyiz edildiği hallerde kararın gerekçesini dikkate alarak yeni temyiz gerekçelerine dayanılması mümkün olduğundan gerekçeli kararın bu hallerde de taraflara tebliği gerektiği-  Temyiz dilekçesinin hüküm veren mahkeme aracılığı ile karşı tarafa tebliğ edilmesi ve karşı tarafa temyiz dilekçesine karşı cevap verme ve karşı temyiz isteminde bulunma hakkının tanınması gerektiği- Direnme kararı ile temyiz eden davacı vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesinin de, tasfiye komisyonu memurlarına tebliğ edilmesi gerektiği-
Mahkemece, itiraz dilekçesi ekindeki vekaletnamede yer alan T.C. Kimlik Numarası üzerinden araştırma yapılması ve sonuç alınamaması halinde borçlu (asile) tebligat gönderilerek verilecek kesin süre içerisinde yapılan işlemlere icazeti olup olmadığının bildirilmesinin istenilmesi, icazetinin olduğunun bildirilmemesi halinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 77/1. maddesi kapsamında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Dava açıldığı tarihte ölü olduğu anlaşılan kişi yönünden HMK. mad. 114/d uyarınca dava şartı yokluğundan davanın reddine; dava açılırken ve yargılama aşamasında vekaletnamesi sunulmayan davacı yönünden ise HMK. mad. 77/1 uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği-
Davalı borçlu 02.12.2015 tarihli mazeret dilekçesi ile; avukat tutmak üzere değil, avukatının il dışında olduğundan bahisle avukatıyla görüşmek suretiyle savunmasını bildirmek veya avukatı aracılığıyla savunmasını yapmak üzere süre istediği, mahkemece HMK'nun 27. maddesindeki hukuki savunma hakkı kapsamında savunma ve delillerini bildirmek üzere süre ve imkan vermek gerekirken yanlış gerekçe ile savunma hakkını kısıtlar şekilde esastan karar verilmesinin doğru olmadığı-
Davacı vekilinin ..... Köy Tüzel Kişiliği adına dava açtığının kabulü ile köy tüzel kişiliği adına vekalet vermesi gerekir ise de; 6360 sayılı kanunun ilgili hükmü 30.03.2013 tarihi itibariyle yürürlüğe girmekle, ilgili köy tüzel kişiliği kaldırıldığından, geçici 1. madde 13. fıkra gereğince davaya konu köyün mahalle olarak katıldığı belediye tespit edilerek, belediyeye ihbarda bulunulması ile davacı vekiline 6100 sayılı HMK’nın 77/1. maddesi uyarınca 6360 sayılı kanun gereğince değişen davacılık sıfatı bakımından vekaletname sunulması için davacı tarafa ihtaratlı kesin süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Direnme kararını temyiz eden davacı vekilinin vekaletnamesi ya da usulünce düzenlenmiş yetki belgesi dosya arasında bulunmayan olduğu anlaşıldığından, bu eksikliğin giderilmesinden sonra dosyanın Yargıtay’a gönderilmek üzere mahkemesine geri çevrilmesi gerektiği-
İİK'nın 94. maddesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davada, icra müdürlüğünce, davacıya İİK. mad. 94 uyarınca, borçlunun iktisap ettiği ve henüz tescil ettirmediği mülkiyet veya diğer hakların borçlu namına tescili veya bu nedenle doğan alacağın tahsili için dava açmak üzere yetki verilmesi, davacı tarafından da bu yetkiye dayanarak, davanın açılması gerektiği- Mahkemece, dava açmak üzere icra müdürlüğünden yetki alması için HMK. mad. 52, 53, 54 ve 77/1 hükümleri uyarınca, uygun bir kesin süre verilmesi, noksan olan bu usuli işlemler yerine getirildikten sonra esasa girilmesi; verilen süre içinde bahsi geçen yetkinin alınamaması durumunda ise, davanın HMK. mad. 54/son ve 77/1 uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği-
Trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada; mahkemece her ne kadar davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de; verilen ihtarın usulüne uygun olmadığı;zira mahkemece verilen ihtarda vekaletnamenin sunulmaması halinde davacılar vekilinin vekil olarak kabul edilmeyeceği ve davacı asile gerekli bildirimin yapılacağı ihtar edilmesine karşın davacı asile herhangi bir bildirimin yapılmadığı; ihtarda vekaletname sunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği ihtar edilmemesine karşın mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği; bu nedenle mahkemece, davacılar vekiline HMK. mad. 77 uyarınca usulüne uygun ihtar yapılarak kanun hükmüne göre işlem yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Verilen “yetki belgesi”nde noterliğin ilgili vekâletnamesinden söz edilmişse de bu vekâletnameye dosyada rastlanılamadığından davacı vekilinin yargılamanın sonraki aşamalarına ve direnmeye ilişkin vekâletnamesi ya da usulünce düzenlenmiş yetki belgesinin dosya arasında bulunmadığı sonucuna varıldığı; mahkemece anılan eksikliğin giderilmesi, giderilemediği takdirde bu durumun tutanağa bağlanmasından sonra dosyanın Yargıtay’a gönderilmek üzere mahkemesine geri çevrilmesi gerektiği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • kayıt gösteriliyor