İİK'nın 4. maddesi gereğince; takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetlerin, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümleneceği, bu hususun, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde olduğu, yasal koşulların oluşması halinde, İİK'nın 79 ve 360. maddelerinin, bu husustaki yetki ile ilgili istisnaları teşkil ettiği-
Haciz konulacak mallar başka yerde ise, takip yapan icra müdürü haczin yapılması için malların bulunduğu yerdeki icra dairesine talimat yazacağı- Talimat icra dairesinin görevinin, asıl icra dairesinin talimatı doğrultusunda haciz işlemini yapmak ve varsa istihkak iddialarını tutanağa geçirmek olduğu- Haciz nedeniyle istihkak iddiasında bulunulursa, bu iddia ile ilgili İİK.nun 97 ve 99. maddelerinin uygulanmasına dair kararın, asıl takibin yapıldığı icra dairesince verileceği, bu işlemin İİK.nun 79. maddesi kapsamında olmadığı- Talimat icra dairesinin haczi tamamladıktan ve istihkak iddialarını tutanağa geçirdikten sonra sözü edilen istihkak iddiası hakkında karar verilmek üzere dosyayı asıl icra dairesine göndermesi gerektiği- İcra dairesince haciz isteminin yerine getirilmesi zorunlu olup memurun bu konuda takdir hakkı bulunmadığı-
Talimat haciz yazısı, borçluya ait menkul ve gayrimenkul mallar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakların haczi yönünde ve genel nitelikli olmayıp da, belli bir malın haczini isteyen "nokta haczi" biçiminde yazılmış olması durumunda, bu hacizle ilgili şikayetin, talimatı yazan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince inceleneceği-
Takip dosyasına sunulan kira sözleşmesinin taraflarından olan kişinin mirasçısı olduğu kanısıyla .... hakkında takibe girişilmişse de, bu kişinin daha önce vefat etmesi nedeniyle sonra vefat edenin mirasçısı olmadığı, kendisi ve kendisinin ölmesi nedeniyle mirasçıları hakkında takibe girişilmesi veya takibe dahil edilmesi mümkün olmadığı- Takibin başladığı tarihi itibariyle kira sözleşmesinin taraflarından biri olanın da vefat etmiş olması nedeniyle kendisine ödeme emri tebliğ edilip kendisi hakkında yürütülen takibin kesinleştirilmesi mümkün olmadığından mirasçılarının takibe dahil edilmesinden sonra ödeme emri tebliğ edilip haklarındaki takip kesinleştirilmeden borçlu hakkında haciz işlemi yapılmasının da mümkün olmadığı-
Taşınmaza, farklı dosyalardan, farklı tarihlerde doğrudan haciz konulduğundan, meskeniyet şikayetini inceleme yetkisinin, haciz işlemini yapan icra dairelerinin bağlı olduğu icra hukuk mahkemelerine ait olduğu- Borçlunun eşinin talebi üzerine, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhinin işlenmesinin, borçlunun da hacizlerden haberdar olduğunun kabulü için yeterli olmadığı- Mahkemece, şikayet konusu olan hacizler yönünden dosyalar tefrik edilerek, her bir dosya yönünden yapılacak inceleme ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Talimat icra dairesince, asıl icra dairesinin talimatı doğrultusunda gidilen borçlu adresinde alacaklının istihkak iddiasına itirazda bulunduğu görüldüğünden, talimat icra müdürlüğünce, haciz işleminin yapılarak, İİK'nun 97. ve 99. maddeleri uyarınca istihkak prosedürünü işletilmesi gerekirken alacaklının haciz ve muhafaza talebinin reddinin doğru olmadığı-
Vekalet süresi dolan vekillere icra emrinin tebliği ile icra takibi kesinleşmeyeceği ve icra takibi kesinleşmeden yapılan haciz talebinin geçersiz olduğu-
İİK. mad. 79/1 uyarınca icra dairesinin haciz talebinden itibaren en geç 3 gün içinde haczi yapması gerekeceği- İİK. mad. 85/1 uyarınca borçlunun kendi yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır malları ile taşınmazlarından ve alacak ve haklarından ana, faiz ve masraflar da dahil olmak üzere bütün alacaklara yetecek miktarının haczolunacağı- İİK. mad. 85 ve 79 uyarınca icra müdürüne haczin uygulanması konusunda takdir yetkisi tanınmadığı- İcra müdürüne sadece alacaklara yetecek miktarı saptanması konusunda takdir hakkı tanındığı- Yargıtay Hukuk Genel Kurulu yerleşik kararlarının icra müdürünün bir malın haczinin caiz olup olmadığı konusunda kural olarak takdir hakkının olmadığı, haciz talebini yerine getirmek zorunda olduğu, o malın haczinin caiz olup olmadığı ancak, borçlunun şikayeti üzerine icra mahkemesinde incelenebileceği yönünde olduğu-
İcra takiplerinin ya yasal zorunluluk gereği ya da mahkeme kararı üzerine durdurulabileceği, ancak İİK'nun 79 ve 360. maddeleri uyarınca, talimat icra dairesinde yapılabilecek işlemlerle ilgili olarak, asıl icra dairesince talimat icra dairesine talimat yazılabileceği- İcra ve İflas Dairesi'nin, ilgili icra müdürlüklerine hitaben yazdığı yazı, iflas kararı nedeniyle, İİK'nun 193. maddesi uyarınca takip ve satışların durdurulması ile ilgili genel nitelikte bir bildirim olup, müflis aleyhinde devam eden rehinli takibe etkisinin bulunmadığı, asıl icra dairesi konumunda olmayan icra dairesinin, diğerlerine talimat veremeyeceği-
5393 sayılı Yasa'nın 15/son maddesindeki, "...haciz işleminin sadece gösterilen mal üzerine uygulanacağına..." dair kısmının Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmiş olması nedeniyle, aynı maddede yer alan; "Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez" hükmü gözetilmek suretiyle belediye mallarının haczi mümkün olduğu- İİK. mad. 79 uyarınca icra memurunun talepten nihayet üç gün içinde haczi yapmak zorunda olduğu olduğu-