İşçilik alacağı davasında, davalı vekilinin "müvekkilinin, 'kasa açığından' dolayı alacaklı olduğuna" ilişkin savunmasının "mahsup" değil, "takas" talebi niteliğinde olduğu- Cevap dilekçesinde ileri sürülen takas def’înin, borçlunun çekişmeli de olsa ileri sürdüğü alacağı için söz konusu olduğu- Mahkemece, davalı vekilinin cevap dilekçesinde ileri sürdüğü takas def’î dikkate alınarak, davacının kasa açığına sebep olup olmadığı, sebep olmuşsa, davacının görev tanımı da gözetilerek, kasa açığının miktarının şirket kayıtları üzerinde bilirkişi raporu alınarak belirlenmesi ve sonucuna göre davacının hak kazandığı hâlde ödenmeyen tazminat ve alacaklarının miktarının tespit edilmesi gerektiği- Takas def’î kapsamında ileri sürülen kasa açığına yönelik zararın varlığı ve miktarı ile davacının sorumlu olup olmadığı araştırılmaksızın karar verilemeyeceği-
Davalı şirketin yeniden yaptırdığı bina, metre kare olarak yıkılan binadan daha küçük olsa da, yeni binanın ruhsata ve kurallara uygun olarak yaptırılmış olması nedeniyle davacının bina tesliminden sonra kira kaybı oluştuğuna dair iddiaları bakımından, davalının herhangi bir sorumluluğunun olamayacağı, o halde; mahkemece, davacının kira kaybı talebinin, haksız fiilin gerçekleştiği tarih ile yeniden yapılan binanın davacıya teslim edildiği tarih arasındaki aralık için kabul edilmesi gerekirken, davalı şirketin sorumluluğunu aşacak şekilde, zararın meydana geldiği tarih ile, dava tarihine kadar geçen süreye kadar hesaplanan kira kaybının hükme esas alınmasının doğru olmadığı- .................. tarihli inşaat mühendisi bilirkişi ek raporuna göre; meydana gelen yıkım olayında davacı %40 oranında, davalı şirket ise %60 oranında müterafik kusurlu bulunduğundan, mahkemece, hüküm altına alınan tazminattan davacının müterafik kusuru nispetinde indirim yapılmamasının isabetli olmadığı- Davalı şirketin, davacının kiracısı olan ... İletişim B.sayar Elektrik San. Ve Tic. şirketine ait eşyaların, binanın yıkılması nedeniyle zayi olduğundan bahisle, zararlarına karşılık olarak ödediğini iddia ettiği ............. TL çek için; asıl davada davacının talep ettiği alacak miktarından, takas-mahsup edilmesi istemine gelince; iddia edilen ödemenin, asıl ve birleştirilen davaların taraflarından olmayan dava dışı üçüncü bir kişiye yapılmış olması ve kiracının yıkımdan kaynaklı zararları olup olmadığı var ise zararın ne kadar olduğu hususunun ayrıca yargılamaya muhtaç olması nedeniyle eldeki davaların tarafları açısından takas-mahsup koşullarını bu aşamada oluşturmadığı değerlendirilerek, talebin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Dava konusu ‘‘Düzenleme Şeklinde Gayrımenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’’nin, davacı arsa sahibi paydaşlar ve dava dışı hissedarların maliki olduğu taşınmazlar üzerinde arsa payı karşılığı inşaat yapılması için tüm arsa sahipleri ile davalı yüklenici şirket arasında noterde re’sen düzenlendiği, geçerlilik koşullarını taşıdığı ve taraflar için bağlayıcı olduğu- Tarafların davadan önce gönderdikleri ihtar ve yazışmaları ile yargılamanın devamı sırasında dosyaya sundukları beyan dilekçelerinde karşılıklı alacak iddiasında bulunarak takas/mahsup talebi ve ödemezlik def’ini ileri sürdüklerinden, tarafların tüm iddia ve savunmaları ile takas ve mahsup taleplerine konu alacakları da değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği- Mahkemece hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi heyetine tarafların karşılıklı alacak iddiasına konu talepleri denetime elverişli biçimde hesaplattırılmadan, sözleşmeye istinaden arsa sahibine verilecek üç adet daire bedelinden kaynaklanan borçtan sadece davacı ...’nun sorumlu olduğu gözetilmeden, taleple bağlılık ilkesi ve uyuşmazlık konusu çerçevesinde tasfiye yapılmak suretiyle tarafların takas ve mahsuba yönelik istemleri dikkate alınmadan, birlikte ifa kuralı gereğince gerekli araştırma ve inceleme yapılmadan, davanın kısmen kabulü ile davalının istemine konu alacağına karşılık iki adet daire uhdesinde bırakılarak davacıların hissesine düşen diğer dairelerin fiilen teslimi suretiyle muarazanın giderilmesine, tarafların ek imalat bedeli, trafo katılım payı, ivaz ilavesi, gecikme nedeniyle tazminat talepleri bakımından ayrıca dava açmakta muhtariyetlerine şeklinde ihtilafı ortada bırakacak biçimde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Cevap dilekçesinin ıslahı yoluyla takas ve mahsup definin ileri sürülmesi mümkün olup, karşı tarafın muvafakatine de ihtiyaç bulunmadığı- Cevap dilekçesinin ıslah edilmesinin harca tabi olmadığı- Eşya alacağı davasında, talebin kısmen kabulü ve kısmen reddi nedeniyle kabul edilen ve reddedilen alacağın miktarını aşacak şekilde her iki taraf yararına maktu vekalet ücretine karar verilmesinin hatalı olduğu-
İtirazın iptali davasında, davalının "davacı kooperatiften olan huzur hakkı alacağının mahsubunu" talep etmesi takas def'i olarak kabul edilir mi?
Ticari nitelikteki menfi tespit davalarında dava açılmadan önce arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olmadığı- "Davaların yığılması" şeklinde açılan "itirazın iptali davası" ile "menfi tespit davasının" tefriki ile itirazın iptali davasında arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle usulden red kararı verilmesi, menfi tespit davası yönünden ise dava değeri üzerinden harç eksikliği ikmal edilerek davanın görülmesi gerektiği-
Yenilik doğuran bir hak olan takasın, davadan önce ve dava sırasında ileri sürülmesi mümkün olduğu gibi, terditli olarak beyan edilmesi de takasın şarta bağlandığı anlamına gelmediği- Takas talebinin mutlaka karşı dava şeklinde ileri sürülmesi zorunlu olmayıp, savunma olarak da süresinde, cevap dilekçesinde ileri sürülebileceği-
Davalı takas talebinde bulunmuş olup TBK 139/1 maddesi hükmü nazara alındığında davacının bu talebinin değerlendirilmesi gerektiği- Mahkemece davalı vekilinin bu yöndeki talebiyle ilgili herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmamasının doğru olmadığı-
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde davacının elinde bulunduğunu ileri sürdüğü otomasyon sistemi ve malzeme bedellerinin davacı alacağı ile takas talebinde bulunduğu, TBK.'nun 139/1. maddesi hükmü nazara alındığında davacının bu talebinin değerlendirilmesi gerekeceği-
Yenilik doğuran bir hak olan takasın, davadan önce ve dava sırasında ileri sürülmesi mümkün olduğu gibi, terditli olarak beyan edilmesi de takasın şarta bağlandığı anlamına gelmediği- Takas talebinin mutlaka karşı dava şeklinde ileri sürülmesi zorunlu olmayıp, savunma olarak da süresinde, cevap dilekçesinde ileri sürülebileceği- Ancak, süresinde yapılmayan takas def'ine, savunmanın genişletilmesine muvafakat edilmediği bildirilerek hemen karşı konulmadığı takdirde zımni olarak savunmanın genişletilmesine rıza gösterilmiş sayılacağı-