Edinilmiş mallara katılma rejimi (katılma alacağı) bakımından TMK'nun 5. maddesi yoluyla 6098 s. TBK'nun 146. maddesinde yer alan 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerekeceği-
01.01.2002 öncesi yasal mal rejimi olarak kabul edilen mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen mallardan kaynaklanan katkı payı alacaklarına ilişkin davalarda ister sözleşme olsun ister olmasın TMK'nun 5. maddesi yoluyla 6098 sayılı TBK'nun 146 (BK.nun 125.) maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımının uygulanması gerekeceği-
Boşanma kararı yabancı mahkemece verilmiş olup, bu kararın tanınmasına ve tenfizine karar verilmedikçe, boşanmaya bağlı dava haklarının kullanılması olanağı bulunmadığına göre,TMK 178’deki 1 yıllık zamanaşımı süresinin tenfiz veya tanımaya ilişkin hükmün kesinleşmesinden itibaren başlaması gerekeceği-
Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava haklarının, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmek ile zamanaşımına uğrayacağı- TMK 178 uyarınca açılan yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat talepleri için; artık yeni vakıalara dayanılmasının ve yeniden kusur dağılım ve derecesinin tespit edilmesi mümkün olmadığı, boşanmaya ilişkin kararda tarafların kusuruna ilişkin bir değerlendirme yapılmamışsa, davalıya bir kusur yüklenemez ve kusura ilişkin koşul gerçekleşmediğinden de tazminata da karar verilemeyeceği-
Davalı kadının, boşanma davası içerisinde istediği tazminat talepleri hakkında tarafların kusur durumları değerlendirilerek, bir karar verilmesi gerekirken, tazminat konusunda usulüne uygun açılmış bir tazminat davası bulunmadığından bahisle, tazminat taleplerinin reddedilmemesi gerekeceği-
Yabancı mahkemece verilen boşanma kararının tenfiz veya tanınmasından sonra, tenfiz veya tanımaya ilişkin hükmün kesinleşmesinden itibaren boşanmaya bağlı dava haklarının kullanılabileceği-
Kadının yoksulluk nafakası isteğini boşanma davası içinde isteyebileceği gibi, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde bağımsız bir dava ile de isteyebileceği-
Katılma alacağına yönelik dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi mülga HMUK’nun yürürlükte bulunduğu tarihte verilmiş olup, dilekçeler aşaması tamamlanmış bulunduğundan eldeki davada, HMK'nun belirsiz alacak davasına ilişkin 107. maddesinin uygulanamayacağı- Katılma alacağında zamanaşımı süresinin 6098 s. TBK 146 uyarınca on (10) yıl olarak uygulanması gerektiği-
Mal rejiminin ölüm sebebi ile sona ermesinden dolayı uygulanması gereken zamanaşımı süresi 10 yıl olduğu gibi mal rejiminin boşanma sebebiyle sona ermesi durumunda da artık mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteği bakımından 10 yıllık zamanaşımının uygulanması gerektiği; zamanaşımının başlangıcının da öğrenme ile ilgisi olmayıp boşanma kararının kesinleşmesi veya ölüm tarihinden itibaren 10 yıl olarak uygulanacağı-