Bölge Adliye Mahkemesince gerekçeye uygun şekilde ilk derece mahkemesinin kararını kaldırarak yeniden karar verilmesi gerekirken, hem istinaf sebeplerinin reddine, hem de ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilerek şüphe ve tereddüt uyandıracak şekilde hüküm oluşturulması ve tashih kararı ile hüküm fıkrasında esaslı değişiklik yapılmasının hatalı olduğu-
İcra takibine konu senedi ödediklerine dair herhangi bir belge sunulmadığı gerekçesiyle davacıların borca yönelik itirazlarının reddine karar verilmesi gerektiği- Bölge adliye mahkemesinin, ilk derece mahkemesinin kararını kaldırarak yeniden karar verilmesi gerekirken, hem istinaf sebeplerinin reddine, hem de ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilerek şüphe ve tereddüd uyandıracak şekilde hüküm oluşturulmasının hatalı olduğu ancak bu yanlışlığın düzeltilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği-
Borçlu vekilinin istinaf dilekçesinin açıklamalar kısmının üçüncü paragrafında ".... eksik hüküm kurulduğunu dava dilekçesinin sonuç kısmında "İpoteğin kapsamadığı gayrinakti krediler ve kefalet eklenerek ilamlı icra takibi yapılamayacağından icra takibinin iptali, bu talep kabul edilmezse istenilmeyecek alacak kalemlerinin istenilmiş olması nedeniyle icra emrinin iptali" istenilmesine rağmen bu hususta gerekçeli kararda hüküm kurulmadığı ...” açıklaması ile ilk derece mahkemesince dava dilekçesindeki talepleri hakkında eksik inceleme ile karar verildiği iddiasında bulunulduğu halde Bölge Adliye Mahkemesince de bu hususun değerlendirilmemesinin doğru olmadığı, o halde, Bölge Adliye Mahkemesince, HMK'nın 359/2. maddesi gözeltilmek suretiyle borçlunun ipoteğin üçüncü kişiye kefaletine ilişkin borçlarını ve gayrinakdi kredileri kapsamadığına yönelik talepleri de incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece davacıya, Harçlar Kanunu' nun 30. maddesi uyarınca harçları tamamlaması için bir sonraki celseye kadar süre verilmesi gerekirken, celse arasında alınan ............. tarihli ara kararı ile verilen iki haftaya itibar edilerek sonuca gidilmesinin ve Bölge Adliye Mahkemesince bu hususlar gözden kaçırılarak davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- Davada birden fazla davalı olduğu halde, kararın hüküm fıkrasının 5. maddesindeki vekalet ücretinin hangi davalı lehine hüküm altına alındığı açıklanmadan "...davalıya.." şeklinde hüküm altına alınması HMK. nın 359/2. maddesine aykırı olup, infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesinin hatalı olduğu-
Tüm istinaf nedenlerinin ne şekilde karşılandığı açıklanmadan genel ifadelerle taraf vekillerinin istinaf başvuru sebeplerinin esastan reddine karar verildiğinin açıklanmasının usul ve yasaya aykırı olduğu- Hüküm fıkrası arasında çelişki ve infazda tereddüt oluşturan durumun kanuna açık aykırılık nedeniyle re’sen bozma nedeni teşkil edeceği-
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından ilk derece mahkemesinin kararını gerekçe hatası nedeni ile kaldırıp, uygun gerekçe ile yeniden esastan bir karar vermesi gerekirken, ilk derece mahkemesinin kararının sonucunun doğru olduğu gerekçesi ile istinaf talebinin esastan reddine karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
İlk Derece Mahkemesince, asıl ve birleşen davalar hakkında HMK. nın 297. maddesine uygun şekilde ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, ............. İcra Hukuk Mahkemesi'nin ............ sayılı birleşen dosyası ile yine ............... İcra Hukuk Mahkemesi'nin ............. sayılı birleşen dosyası hakkında hüküm kurulmamasının hatalı olduğu-
Bölge adliye mahkemesince, davalı tarafın ek karara yönelik istinaf başvurusunun kabul edilmesi nedeniyle, ilk derece mahkemesi kararı tamamen kaldırılarak, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği- Bu husus göz ardı edilerek ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde; sadece ilk derece mahkemesince verilen ek kararın kaldırılmasına karar verilmesiyle yetinilerek, esas hakkında yeniden karar verilmemiş olmasının, usul ve kanuna aykırı olduğu-
Kusur belirlemesi yönünden de istinaf kanun yoluna başvurulduğunda kusura yönelik başvurusunun incelenmemiş olması yerinde görülmediği-
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından ilk derece mahkemesinin kararını gerekçe hatası nedeni ile kaldırıp, uygun gerekçe ile yeniden esastan bir karar vermesi gerekirken, ilk derece mahkemesinin kararının sonucunun doğru olduğu gerekçesi ile istinaf talebinin esastan reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı olduğu-