Babalık ile maddi ve manevi tazminat davalarına ilişkin olarak mahkemece babalık davasının kabulüne, tazminat taleplerinin ise reddine karar verildiği, ancak, manevi tazminat istemi yönünden 4721 S.K bir hüküm bulunmadığından genel hükümler çerçevesinde tazminat talep edilebileceği, talep edilen tazminat miktarına göre asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilmeksizin Aile Mahkemesince işin esasına girilerek tazminat isteğinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, manevi tazminat isteminin babalık davasından tefrik edilmesinin ve aile mahkemesinin tazminat için görevsizlik kararı vermesinin gerektiği-
Türk Medeni Kanunu’nun 301. maddesine dayalı babalık hükmü aile mahkemesinin görevi kapsamında kalmakta ise de, birlikte istenilen maddi ve manevi tazminatın dayanağı Borçlar Kanunu olduğundan, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu-
Ananın, baba veya mirasçılarından doğum giderlerini, doğum öncesi ve sonrası altışar haftalık geçim giderlerini, gebelik ve doğumun gerektirdiği diğer giderleri isteyebileceği-
Babalık davasının eki niteliğindeki mali hak ve iştirak nafakası talepleri harca tabi olmadığı gibi vekâlet ücreti hesabına da dâhil edilemeyeceği-
Türk Medeni Kanunu'nda babalık davasında manevi tazminatla ilgili bir hüküm bulunmadığından, babalık davasıyla birlikte açılan manevi tazminat davası Borçlar Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan genel hükme dayandığından, Aile Mahkemesinin görevine girmeyen manevi tazminat talebi tefrik edilerek görevsizlik karan verilmesinin gerekeceği-
TMK’ nın 304. Maddesine göre açılan babalık davalarında maddi ve manevi tazminat istenemeyeceği-
Doğum öncesi ve sonrası yapılan masrafların tahsiline ilişkin açılan maddi tazminat davalarının aile mahkemelerinde görülmesi gerekeceği–
Ana ile babanın arasında evlilik ilişkisinin bulunmadığı durumlarda, ananın nafaka talebinin reddi gerekeceği ve MK.'nun 304. maddesinde düzenlenen ananın mali haklarına göre hüküm kurulması gerekeceği–
Açılan babalık davasının süre aşımı nedeniyle reddi halinde, bu davanın eklentisi niteliğinde olan tazminat davasının da reddi gerekeceği–