Hükme esas alınan bilirkişi raporunda “... ecrimisil alacağının hesaplanması için gerekli olan dava konusu taşınmazın boş arsa olarak kiraya verilip verilmeyeceğine ilişkin belgelere, eğer kiraya verilmesi mümkün ise kıyaslama yapılabilmesi için yöredeki emsal kira sözleşmelerine rastlanılmadığı; bu nedenle haksız işgal tazminatı hesabı için dosyada yer alan önceki bilirkişi raporlarının göz önünde bulundurulmadığı; söz konusu bilirkişi raporlarında belirtilen hususlar ve taşınmazın değerine etki eden unsurlar dikkate alındığında davaya konu 90720 ada 9 parsel taşınmaz için takdir edilen ve mahkemece de kabul gören 2010 yılı aylık 3,21 TL kira bedeline itibar edildiği” denilerek 2010 yılı için belirleme yapılmış olup bilirkişice salt önceki döneme ilişkin dava dosyasında alınan bilirkişi raporu gözetilerek belirleme yapılmamış olup bu bilirkişi raporundaki belirtilen hususlarla birlikte taşınmaza etki eden unsurlar da gözetilmiş olup bu rapora itibar edilerek ve davacının verdiği 25.03.2016 tarihli talep artırım dilekçesi de göz önüne alınarak yerel Mahkemece verilen davanın kabulü yönündeki kararın onanması gerektiği-
Boş arsa olduğu belirtilen kiralananın çatısız işyeri olduğu ve yazılı bir bildirimle süre verilmesi gerektiği kuralına uymaksızın sözleşmenin feshedilebileceği- Genel hükümlere tabi kira sözleşmelerinde kira sözleşmesinin başlangıcı ve süresi belli ise kira sözleşmesinde sürenin dolması ile kira sözleşmesinin kendiliğinden sona ereceği, kiraya verenin sözleşmenin bitim tarihinden itibaren bir ay içinde dava açarak süre bitimi nedeniyle tahliye talep edebileceği- Kiracının kiralananı sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı gösterme yükümlülüğüne aykırı davranması durumunda sözleşmeye aykırılık nedeniyle tahliyesine karar verilebilmesi için kiraya verenin konut ve çatılı işyeri kirasında kiracıya en az otuz gün süre vererek aykırılığın giderilmesini, aksi takdirde sözleşmeyi feshedeceğini yazılı olarak bildirmesi ve tanınan bu süre içerisinde de akde aykırılığın giderilmemiş olması gerektiği- Akde aykırılık nedenine dayanılarak açılan davada tahliye kararı verilebilmesi için akde aykırı davranışın önemli ve doğrudan doğruya kiralananın bizzat kullanılması ile ilgili olması gerektiği-
Belirli süreli kira sözleşmelerinde belirlenen sürenin dolması halinde, taraflar arasında açık bir anlaşma olmaksızın kira ilişkisi sürdürülürse kira sözleşmesinin belirsiz süreli sözleşmeye dönüşeceği-  Kira sözleşmelerinde belirli süreli kira sözleşmesinin süresiz hale gelmemesi için kiraya veren kira süresi bitmeden veya dava açma süresi içinde kira sözleşmesini yenilemeyeceğine dair ihtarname tebliğ ettirirse, kira sözleşmesinin yenilenmeyeceği gibi süresiz hale de gelmeyeceği- ve bu durumda her zaman süre bitimi nedeniyle tahliye davası açılabileceği- TBK. mad. 328 uyarınca, belirsiz süreli kira sözleşmelerinde, taraflardan her birinin, daha uzun bir fesih bildirim süresi veya başka bir fesih dönemi kararlaştırılmış olmadıkça, yasal fesih dönemlerine ve fesih bildirim sürelerine uyarak sözleşmeyi feshedebileceği- Sözleşmede veya kanunda belirtilen fesih dönemine veya bildirim süresine uyulmamışsa, bildirimin bir sonraki fesih dönemi için geçerli olacağı- Arsa vasfındaki taşınmazın, G.S.M. baz istasyonu kurulması ve kullanılması için bir yıl süreli kiralandığı sözleşmede, kiracıya tanınan fesih hakkı 1 kira dönemi için geçerli olup sözleşmenin ilk uzama süresi olan bir yıllık sürenin bitiminden itibaren, TBK. mad. 327/2 gereğince sözleşmenin süresiz hale geldiğinin kabulü gerektiği- Akdin yenilenmeyerek fesih edileceği noter ihtarı ile davalı tarafa bildirilmiş olduğundan, TBK. mad. 328/1-2 uyarınca süresiz hale gelen sözleşme için fesih bildiriminin 6 aylık döneme nazaran 3 ay önceden keşide ve tebliğ edilmesi, davanın da 6 aylık sürenin sonunda açılması gerektiği- Davacı tarafından ihtarnamenin, ikinci altı aylık dönem için üç ay önceden tebliğ edildiği, davanın ise ikinci altı ayın sonunda süresinde açılmış olduğu anlaşıldığından, mahkemece davalının taşınmazdan tahliyesine karar verilmesi gerektiği- 
Süre bitimi nedeniyle kiralananın tahliyesine yönelik olarak yapılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması istemi-
Konut ihtiyacı nedeniyle tahliye istemine ilişkin davada; hükme esas alınan ve taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmayan 25/07/2012 başlangıç tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesinin 20. maddesinde sözleşme bitim tarihinden 1 ay evvel taraflar yazılı olarak bildirmedikleri sürece sözleşmenin yenilenmiş kabul edileceği hüküm altına alındığı; anılan sözleşme hükmü gereğince davacı tarafından sözleşme bitim tarihinden 1 ay önce davalıya gönderilen bir ihtar bulunmadığından kira sözleşmesi aynı koşullarla bir yıl uzamış olup 25/08/2014 tarihinde açılan davanın süresinde olmadığı; açıklanan bu olgu karşısında süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Davacı tarafça varlığı iddia edilen sözlü kira sözleşmesinde yıllık kira bedeli (aylık 200 TL den yıllık 2.400 TL) dikkate alındığında dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nun 200. maddesi (yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı H.U.M.K’nun 288.’nci maddesi) gereğince davacıların kira ilişkisinin varlığını tanık dahil her türlü delil ile kanıtlayabileceği-
Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin özel şartlar bölümünde kiralananın apartman giderlerinin kiracıya ait olduğunun belirlendiği ve kiracıya üç ay önceden tek yanlı fesih ihbarla kira sözleşmesini sona erdirme hakkı tanındığı, bu itibarla tarafların yeniden kiraya verme süresini üç ay ile sınırlandırdığının kabulü gerektiğinden, tahliye tarihinden itibaren üç aylık makul süre içerisinde davalı kiracının aidat bedelinden de sorumlu olduğu-
Ecrimisil olarak alınması gereken paranın “kira parası” adı altında alınmış veya ödenmiş olması, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin yenilendiği anlamına gelmeyeceği- Vakıflar Genel Müdürlüğü İl Özel İdareleri ve Belediyeler dışındaki diğer kamu kuruluşlarına ait kiralanan taşınmaz TBK mad. 339/1 kapsamında konut ve çatılı işyeri kirası hükümlerine tabi bir yer ise TBK.nun 339/2 maddesi hükmüne göre, kiraya verme 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununa tabi olsa da bu taşınmazlar hakkında TBK. nun konut ve çatılı işyeri kirasına ilişkin hükümlerinin uygulanacağı- 
Süresiz hale gelen sözleşmelerin feshi TBK. 328 ve 329. maddesinde belirtilen feshi ihbar sürelerine uyulmak suretiyle fesih edilerek davanın açılması gerekeceği-
Taşınmaz ve taşınır yapı kiralarıyla ilgili belirsiz süreli kira sözleşmelerinde feshi ihbar süresi TBK'nın 329.maddesi hükmüne göre belirleneceği- Anılan madde hükmü gereğince süresiz sözleşmelerde 6 (altı) aylık dönem için 3 (üç) ay önceden kiracıya fesih bildiriminin tebliğ ettirilmesi ve o dönem sonunda tahliye davası açılması gerektiği- Fesih dönemlerinin hesabında kira sözleşmesinin başlangıç tarihi esas alındığı- Sözleşmede veya kanunda belirtilen fesih dönemine veya bildirim süresine uyulmamışsa,bildirim bir sonraki fesih dönemi için geçerli olacağı- Konut ve çatılı iş yeri kiraları dışındaki diğer kira ilişkilerinde kiralananın tahliyesi için feshi ihbar yeterli olup, başka bir sebep aramaya gerek olmadığı-
  • 1
  • 2
  • kayıt gösteriliyor