Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; 19.03.2011 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucunda Kurum müfettişi tarafından iş kazası inceleme raporunda davalı işveren şirkete kusur verilmediği ve ceza yargılamasında davalı şirket yetkililerinin sanık olarak yargılanmadığı, eldeki rucuen tazminat davasında da hükme esas alınan bilirkişi kusur raporunda işverenin kusuru olmadığı yönünde muhalefet şerhi konulduğu dikkate alındığında, davalı işveren şirketin kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığı, kusuru varsa miktarının yeterince araştırılıp araştırılmadığı buradan varılacak sonuca göre yeniden kusur raporu alınmasının gerekip gerekmediği-
Trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemi-
Trafik kazası nedeniyle maddi tazminatı-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle tazminat istemi-
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davacı şirketin işveren sıfatı taşımadığı ve bu nedenle meydana gelen kazadan dolayı herhangi bir sorumluluğu bulunmadığının tespiti istemi ilişkin eldeki dava yönünden Kayseri 1. İş Mahkemesinin 2016/271 Esas sayılı davası nedeniyle derdestlik durumunun söz konusu olup olmadığı ile davacının dava açmakta hukukî yararının bulunup bulunmadığı-
İş kazası sonucu rücuen tazminat istemine ilişkin davada; işverenin müteselsilen sorumlu olacağı tutar, kendi kusur payı gözetilerek sorumlu tutulacağı miktarın (gelirin ilk peşin sermaye değeri X işverenin kusur oranı), üçüncü kişinin sorumlu olacağı tutarın (gelirin ilk peşin sermaye değerinin yarısı X üçüncü kişinin kusur oranı) ile toplamı kadar olması gerektiği, kanun koyucunun getirdiği "gelirin ilk peşin sermaye değerinin yarısı" sınırlaması karşısında üçüncü kişinin müteselsilen sorumlu tutulacağı miktarın ise, gelirin ilk peşin sermaye değerinin yarısı ile işveren de dahil olmak üzere tüm davalıların kusurları toplamının çarpımı sonucu elde edilecek tutar kadar olması gerektiği, bu yaklaşım ve uygulama, işvereni, iç ilişkide üçüncü kişiye rücu edemeyeceği miktarı kuruma ödemek zorunda bırakmadığından da hakkaniyete uygun olduğu-
İş kazası sonucu sürekli iş göremez hale gelen, sigortalıya ödenen gelir ve yapılan masraflar nedeniyle uğranılan Kurum zararının tazminine karar verilmesi istemine ilişkin davada, davalı işverenin %50 kusurlu olmasına göre kurumca yapılan gelir ve tedavi giderleri ile geçici iş göremezlik ödemelerine kusur uygulanmak suretiyle belirlenen bu kusur karşılığının davalı işverenden tahsiline karar verilmesi gerekirken, Hakim; "her iki tarafın iddia ve müdafaaları ile bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez" kuralına aykırı biçimde talebi tam olarak karşılamaksızın, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir ancak, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması gerektiği- Davacı Kurum tarafından yapılan davetiye,müzekkere,baro pulu ve bilirkişi giderleri olmak üzere yapılan yargılama giderinin, davalı şirketten alınarak davacı kuruma verilmesi gerektiği-
İş kazasının, geçici iş ilişkisi ile geçici olarak davalı şirkete ait atölyede çalışırken meydana geldiği, Kurum tarafından yapılan denetim neticesinde sigortalının işvereninin davalı şirket olarak kabul edildiği anlaşıldığından sigortalı ile davalılar arasındaki ilişkinin niteliğinin net olarak belirlenmesi ve tarafların kusur durumlarının bu ilişkinin niteliğine göre değerlendirilmesi gerektiği-
HGK. 21.05.2019 T. E: 2015/10-2857 , K: 583-
Anne-babanın, çocuğunun haksız fiil ve/veya akde aykırılık sonucu ölmesi nedeniyle açtığı destekten yoksun kalma tazminatı davalarında, desteklik ilişkisinin varlığının ispatı için Sosyal Güvenlik Kurumundan gelir bağlanması şartının aranmayacağı, destekten yoksun kalma tazminatı davalarında çocukların anne-babaya destek olduklarının karine olarak kabulünün gerektiği-