Yetki itirazında bulunmayan davalı üçüncü kişi ile borçlu arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan, yalnız bir davalının ileri sürdüğü yetki itirazının hukuki sonuç doğurmayacağı- Davacı alacaklı bankanın icra takibine konu ettiği ve borçlu tarafından imzalanan alacağın dayanağı kredi sözleşmesinde sözleşmeyi imzalayan banka şubesinin bulunduğu yer mahkemelerinin yetkisi kabul edilmiş olduğundan, bu durumda davacının davasını yetkili mahkemede açmış olduğunun kabulü gerektiği; arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan borçlu davalı tarafında yapılan yetki sözleşmesi diğer davalıyı da bağlayacağı- HUMK. mad. 22 uyarınca, tarafların tacir veya tüzel kişi olmasına bakılmaksızın, HMK'nın yürürlük tarihinden önce açılan davalar bakımından alacaklı ile borçlu arasında yazılı yetki sözleşmesinde yetkili gösterilen yer mahkemesinin de yetkili olacağı-
Mahkemenin yetkili olmadığını iddia eden tarafın, yetkili yeri beyan etmesi gerekeceği, borçlunun yetkili yerler arasında tercih yapmadığı zaman, tercih hakkı karşı tarafa geçeceğinden, yer göstermeyen borçlunun yetki itirazının reddi gerekeceği-
Alacaklının icra takibini sözleşilen yerde veya borçlunun ikametgahının bulunduğu genel yetkili icra dairesinde başlatmamış olması halinde, yetkili icra dairesinin belirleme hakkının borçluya geçeceği-
Boşanma davasına bakan mahkemenin, süresinde ve usulüne uygun olarak -«ilk itiraz» olarak- yapılmayan yetki itirazını dikkate alamayacağı ve kendiliğinden «yetkisizlik kararı» veremeyeceği (Boşanma dava-larında yetki kurallarının «kesin yetki kuralı» olmadığı)–
İcra mahkemesine «yetki itirazı»nda bulunan borçlunun, yetkili olmaları koşulu ile, «birden fazla yerin (yerdeki icra dairesinin) yetkili olduğunu» bildirebileceği, bu bildirimi sırasında tercihini bir yerdeki icra dairesi lehine kullanabileceği gibi, böyle bir tercihte bulunmazsa; tercih hakkının alacaklıya geçeceği ve yetkili icra dairesinin, alacaklının (alınacak) beyanına göre icra mahkemesince belirleneceği—