Türk Medenî Kanunu'nun 605/1. maddesinde "gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "hükmen ret" in düzenlendiği-TMK'nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabileceği (TMK m. 606), bu davanın hasımsız açılabileceği, görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu, hükmen rettin ise süreye tâbi olmadığı-Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklılarının kimliği konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklılara yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ve pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma kararına uyulmasına rağmen bozma gereği yerine getirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu- 
TMK. mad. 605/1'e dayalı mirasın kayıtsız koşulsuz reddi isteğine ilişkin açılan davada, davacı, murisin vefatını vefat tarihinden sonra öğrendiği ve dava açtığı, buna ilişkin delilleri olduğunu bildirdiği, mahkemece kendisine bu iddiasını ispat etme olanağının tanınmamasından ötürü eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu- 
Türk Medenî Kanunu'nun 605/1. maddesinde "gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "hükmen ret" in düzenlendiği-TMK'nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabileceği (TMK m. 606), bu davanın hasımsız açılabileceği, görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu, hükmen reddin ise süreye tâbi olmadığı-Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklılarının kimliği konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklılara yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ve pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
TMK'nın 606. maddesi gereğince mirasın reddi isteminin yasal mirasçılar açısından mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe murisin ölümünü öğrendikleri tarihten itibaren üç ay içinde yapılması gerekeceği; davacıların "muris ile ayrı yerlerde yaşadıklarını ve ölümünü sonradan öğrendiklerini" iddia edip buna ilişkin tanık deliline dayanmış olmaları nedeniyle, davacılara murisin ölümünü daha sonraki bir tarihte öğrendiklerine ilişkin tanıklarının isim ve adreslerini bildirmeleri için usulüne uygun süre verilip, bildirilmesi halinde tanıkların beyanı tespit edildikten sonra mirası ret beyanının süresinde olup olmadığı belirlenerek esas hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi kararı verilmesi gerekeceği-
Mirasçıların herhangi bir sebep göstermeden mirası üç ay içinde reddedebilecekleri, müracaat yerinin sulh hukuk mahkemesi olduğu- Hükmen reddin süreye tabi olmadığı, müracaat yerinin asliye hukuk mahkemesi olduğu-
İİK.nun 53. maddesine göre terekenin borçlarından dolayı ölüm günü ile beraber üç gün içinde takibin geri bırakılacağı-Mirasçı mirası kabul veya reddetmemişse bu hususta Kanunu Medenide muayyen müddetler geçinceye kadar takibin geri kalacağı-TMK'nun 606/1. maddesine göre ise mirası ret süresinin üç ay olduğu, buna göre murisin ölümü üzerine üç gün ve devamında üç ay süre ile mirasçıları hakkında takip yapılamayacağı-İİK'nun 53. maddesine aykırılık ise, kamu düzeni ile ilgili olduğundan İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca şikayetin süresiz olduğu, o halde mahkemece İİK'nun 53. maddesine aykırı olarak takip yapıldığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, mirasçıların mirası ret ettiği gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Davanın, TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkin olduğu, ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, mirası reddedilmiş sayılacağı (TMK m. 605/2)- Mirasçıların TMK'nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebileceği, TMK'nun 606. maddesinde belirtilen sürenin bu davada uygulanmayacağı- Davanın alacaklılara husumet yöneltilerek görüleceği, bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesi olduğu- Dava dilekçesi içeriğine göre davanın, ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczinin tespiti isteğine ilişkin olduğu (TMK m. 605/2 )- Gerek 743 sayılı Medeni Kanun'da, gerekse 4721 sayılı TMK'nda bu tür uyuşmazlıklarda sulh hukuk mahkemesi'nin görevli olduğu konusunda bir düzenleme bulunmadığı- 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'na göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkemenin borç miktarına göre belirleneceği, ancak, davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK ise asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesi'nin görevli olup olmadığını tayin ve tespitte dava konusunun değeri ve miktarı ölçüsünü kaldırmış, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğunun hükme bağlandığı (HMK m./1)- Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra açılacak terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkin davalarda davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesinin görevli olacağı-
Davanın, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK'nın 605/2 maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi davası olduğu- Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, mirasın reddedilmiş sayılacağı (TMK m. 605/2)- Mirasçılar TMK'nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebileceği- TMK'nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmayacağı- Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görüleceği, bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesi olduğu- Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda, görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu(HMK m. 2/1)- Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra açılacak terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkin davalarda davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu-
Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, mirasının reddedilmiş sayılacağı(TMK. md. 605/2)- Mirasçılar TMK'nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zimnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilceği- TMK'nun 606. maddesinde belirtilen sürelerin bu davada uygulanmayacağı-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • kayıt gösteriliyor