Tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine-
Mülkiyet aktarımı talebine yönelik davanın, Tapu Sicil Müdürlüğüne değil; taşınmazın tapu kaydında hisse sahibi görünenin mirasçılarına yöneltilmesi gerektiği-
Geri çevirme neticesinde ikmal edilmeyen taşınmazın son tapu kaydı getirtilerek yeni oluşan tapu kayıtları üzerinden düzeltme yapılması gerekirken sicil kaydı kapanan ve hukuki varlığını yitiren eski parseller üzerinden hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi davacı, dava konusu taşınmazda tapuda isminin yanlış yazıldığından bahisle nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesini istemesine rağmen ilgili istek hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi, ve ıslahla dava konusu yapılmayan bir istemin dava kapsamına alınması mümkün olmadığı halde sonradan istekte bulunulan parselin kabul kapsamına alınmasının da doğru olmadığı-
Usul hükümlerinin yargılamayı kolaylaştırmak ve hızlandırmak amacıyla getirilen düzenlemeler olup, zorunluluk olmadıkça usuli eksikliğin davanın reddi veya açılmamış sayılmasına gerekçe yapılmaması gerektiği, öte yandan dava dilekçesinde tarafların adresinin yazılması zorunluluğunun usulünce ve sağlıklı bir tebligat yapılabilmesi amacına yönelik olduğu ancak vekille takip edilen davalarda tebligatın vekile yapılması gerektiğinin Tebligat Kanunu mad. 11 hükmünde belirtildiği- İşin esasının incelenmesi gerekirken, usuli eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilmesi ve süreye uyulmadığı gerekçe gösterilerek yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Dosyada nüfus kaydı bulunan kişi ile tapu kayıt malikinin aynı kişiler olup olmadığının araştırılması, farklı kişiler ise mirasçılarının duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazda mülkiyet hakkı iddiaları olup olmadığının kendilerinden sorulması, taşınmazın yer aldığı yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığının da sorulması, tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise mahallinde keşif yapılıp tanıklar ve varsa tespit bilirkişilerinin taşınmaz başında dinlenmesi, tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde inceleme yapılarak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, bozma gereği yerine getirilmeden eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
Mülkiyet değişikliğine neden olacak tapu iptal ve tescil istekli davaların kural olarak kayıt malikine ya da maliklerine karşı açılması gerekeceği, bu tür davaların Tapu Müdürlüğü aleyhine açılıp görülmesinin mümkün olmadığı-
Tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemi- Karar düzeltme isteminin reddi-
Duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı Tapu Sicil Müdürlüğü yararına karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifeleri gereğince vekalet ücreti takdirine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesinin doğru olmadığı- Hükümde mahkeme mührü yok ise de, bu hususun esasa etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmayacağı-
HMK. mad. 382 hükmünde sayılmamakla beraber çekişmesiz yargının ölçütlerinden birini veya birkaçını taşıyan bir iş de çekişmesiz yargı işi olarak değerlendirileceği- Dava konusunun değerine bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu- Görevin dava şartlarından olup mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırması gerektiği-
Gerekli araştırma ve inceleme yapılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmeksizin noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-