Açılacak bir davadaki yargılama süresini beklemeden tahsil edilecek bir meblağ karşılığı ibraname verilmesinin gayet olağan olduğu, kaldı ki, davacının açtığı davayı gizlediği, bir yerde davalının da serbest iradesini engellediği, önceden açılan ve henüz davalıya tebliğ edilmemiş bir davadaki haklardan böyle bir ibraname ile vazgeçmenin mümkün olacağı, davacının, ibranameden sonra hemen değil, 7 günlük bir süreden sonra müzayaka iddiasında bulunduğu, bu durum karşısında davacının sahteliği ileri sürülmeyen 18.6.1998 tarihli belge ile davalıyı ibra ettiğinin kabulü gerekli olup, bu nedenle davanın reddi gerekeceği- Davalı sigortacı şirketin gerçek zararı poliçedeki limitler dahilinde ödemek zorunda olup ancak, davacının gerçek zararını evvelemirde kanıtlamasının gerekeceği, her ne kadar, mahkemece bilirkişi raporu hükme dayanak yapılmış ise de, bilirkişi raporunun davalı tarafından itiraza uğradığı, işyerine ait tüm ticari defterlerin muhasebeciden birkaç gün önce işyerine getirildiği

Taraflar arasındaki “alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir Asliye 3. Ticaret Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 15.4.1999 gün ve 1998/1862-1999/258 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, ...