Dava konusu bononun avalisti olan şahsın ayırt etme gücünden yoksun olduğu ve sürekli bakıma muhtaç olduğu hastaneden alınan raporlarla sabit olup, adı geçen borçlunun kısıtlanarak kendisine vasi tayin edildiğinin anlaşıldığı, bu sebeple vesayet davasında alınan rapor ile varsa dosyaya sunulan diğer tedavi evrakının Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'na veya tam teşekküllü bir devlet hastanesine gönderilerek, avalist konumunda olan borçlunun takip dayanağı bonoların tanzim tarihi itibariyle fiil ehliyetinin bulunup bulunmadığı belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-

6762 sayılı TTK'nun, "Borçlanma Ehliyeti" kenar başlığını taşıyan 582. maddesine göre (6102 sayılı TTK'nun 670. maddesi), akit ile borçlanmaya ehil olan kimse, poliçe, çek ve bono ile borçlanmaya da ehildir. Aynı Kanun'un 1. maddesi gereğince, bu kan ...